İsrail'den Gazze'nin en büyük hastanesine baskın

İsrail ordusu, bu sabah erken saatlerde Gazze'nin en büyük hastanesine baskın düzenleyerek Hamas'ı hedef alan bir operasyon yürüttü. 

Askerler Gazze'nin kuzeyindeki yasama binası ile polis merkezini de ele geçirerek kontrolü daha geniş bir alana yaydı.

Son günlerde savaşın odak noktası, içinde yüzlerce hasta, personel ve yerinden edilmiş insanın mahsur kaldığı Şifa Hastanesi oldu. Şifa, erzaklarının azalması ve elektrik yokluğu nedeniyle kuvözleri ve hayat kurtaran diğer ekipmanları çalıştıramadığı için hafta sonu operasyonlarını durdurmuştu. Soğutmasız geçen günlerin ardından morg personeli Salı günü bahçede 120 ceset için toplu mezar kazdı.

Çatışmanın ortasında, Gazze Şehri'nin merkezindeki hastane, altıncı haftasına giren savaşla ilgili çatışan anlatıların odak noktası haline geldi. İsrail, Hamas'ın sivilleri canlı kalkan olarak kullandığını iddia ederken, Filistinliler, insan hakları grupları ve uluslararası eleştirmenler İsrail'in "pervasızca" sivillere zarar verdiğini söylüyor.

İsrail ordusu sabah erken saatlerde yaptığı açıklamada, sivillere zarar vermekten kaçınmaya çalışırken geniş Şifa kompleksinin belirli bölgelerine baskın düzenlediğini söyledi. Açıklamada daha fazla ayrıntı verilmedi.

İsrail uzun süredir militanların bu tesiste ve diğer hastanelerde askeri varlıkları gizlediğini iddia ediyor, bu iddia Hamas ve sağlık personeli tarafından reddediliyor.

Filistin Kızılayı dün yaptığı açıklamada Gazze'deki bir başka hastane olan El-Quds'tan hastaları, doktorları ve yerinden edilmiş aileleri tahliye ettiğini duyurdu.

İsrail, yaklaşık 1.200 kişinin ölümüne ve yaklaşık 240 kişinin rehin alınmasına neden olan 7 Ekim saldırısının ardından Gazze'deki Hamas yönetimine son vermek için harekete geçti. İsrail hükümeti Hamas'ın yenilgisinden sonra bölgede uzun vadede ne yapacağını bilmediğini de kabul etti.

Gazze için felaket oldu

İsrail'in saldırıları Gazze'deki 2,3 milyon Filistinli için felakete dönüştü

Ramallah'taki Filistin Sağlık Bakanlığı'na göre Gazze'de üçte ikisi kadın ve çocuk olmak üzere 11.200'den fazla kişi öldürüldü. Yaklaşık 2.700 kişinin de kayıp olduğu bildirildi. Bakanlığın sayımı sivil ve militan ölümleri arasında ayrım yapmıyor.

Gazze nüfusunun neredeyse tamamı küçük bölgenin güneydeki üçte ikilik kısmına sıkışmış durumda ve buradaki bombardıman devam ettikçe koşullar daha da kötüleşiyor. BM Salı günü yaptığı açıklamada, son günlerde yaklaşık 200.000 kişinin kuzeyden kaçtığını, ancak on binlerce kişinin kaldığına inanıldığını söyledi.

BM Filistinli mülteciler ajansı Gazze'deki yakıt deposunun boş olduğunu ve güneyde BM tarafından işletilen okullarda ve diğer tesislerde barınan 600.000'den fazla insan için Mısır'dan sınırlı miktarda gıda ve ilaç getirmek de dahil olmak üzere yardım operasyonlarını yakında durduracağını açıkladı. 

UNRWA Genel Komiseri Philippe Lazzarini, "Yakıt olmadığı için Gazze'deki insani yardım operasyonu sona eriyor. Çok daha fazla insan acı çekecek ve muhtemelen ölecek" dedi.

Yetkililer, İsrailli ordusunun Çarşamba günü erken saatlerde rota değiştirerek insani yardım çalışmaları için yaklaşık 24,000 litre yakıt girişine izin verdiğini söylediler. Daha önce Gazze'ye yakıt girişine izin vermeyi Hamas'ın bunu askeri kullanım için yönlendireceğini söyleyerek defalarca reddetmişlerdi.

İsrail'in Filistin işlerinden sorumlu savunma birimi olan Topraklardaki Hükümet Faaliyetleri Koordinatörü, Mısır sınırındaki Refah sınır kapısında BM kamyonlarının yakıt ikmali yapmasına izin vereceğini bildirdi. Kararın ABD'den gelen bir talebe yanıt olarak alındığı ifade edildi. 

Hastanelerin kötü durumu

Hastane müdürü yaptığı açıklamada, Gazze şehrinin merkezindeki Şifa Hastanesi kompleksi çevresinde günlerdir devam eden çatışmaların hastaneyi "mezarlığa" çevirdiğini söyledi.

Sağlık Bakanlığı, Şifa'nın acil durum jeneratörünün Cumartesi günü yakıtının bitmesinden bu yana aralarında üç bebeğin de bulunduğu 40 hastanın öldüğünü açıkladı. Bakanlığa göre, kuvözler için güç olmadığından 36 bebek daha ölme riski altında.

İsrail ordusu, kuvözleri Şifa'ya nakletmek için bir çalışma başlattığını söyledi. Ancak Dünya Sağlık Örgütü sözcüsü Christian Lindmeier, elektrik olmadan bunların işe yaramayacağını söyledi.

Bakanlık yetkilisi Eşref el-Kidra, Sağlık Bakanlığı'nın hastanenin Uluslararası Kızıl Haç Komitesi gözetiminde tahliye edilmesini ve hastaların Mısır'daki hastanelere nakledilmesini önerdiğini ancak herhangi bir yanıt alamadıklarını açıkladı.

Hamas komuta merkezi iddiası

İsrail, personel ve hastaların tahliyesine izin vermeye hazır olduğunu söylerken, dışarı çıkmayı başaran bazı Filistinliler İsrail güçlerinin tahliye edilenlere ateş açtığını söylüyor.

İsrail, Şifa'nın içinde ve altında Hamas'a ait bir komuta merkezi olduğu iddialarının istihbarata dayandığını söylüyor. Ancak bu iddiaları destekleyecek görsel bir kanıt sunmuş değil. İddiaları reddeden Gazze Sağlık Bakanlığı, tesisi incelemeleri için uluslararası kuruluşları davet ettiğini açıkladı.

Filistin Kızılayı yetkilileri, Kudüs Hastanesi'ndeki tahliyenin "tıbbi ve insani yardım malzemelerinin hastaneye ulaşmasının engellendiği 10 günden fazla süren kuşatmayı" takip ettiğini belirtiyor.

Sosyal medyada yapılan bir paylaşımda İsrail ordusu hastaneyi bombalamak ve içeridekilere ateş açmakla suçlandı.

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü John Kirby, ABD'nin Hamas ve diğer Filistinli militanların Şifa ve diğer hastaneler ile bunların altındaki tünelleri askeri operasyonları desteklemek ve rehineleri tutmak için kullandıklarına dair kesin olmayan istihbarata sahip olduğunu söyledi.

ABD'li bir yetkili, hassas konuları tartışmak üzere isminin açıklanmaması koşuluyla yaptığı açıklamada, istihbaratın birden fazla kaynağa dayandığını ve ABD'nin bu bilgileri bağımsız olarak topladığını söyledi.

Kirby, ABD'nin hastanelere yönelik hava saldırılarını desteklemediğini ve "masum insanların tedavi olmaya çalıştığı bir hastanede çatışma" görmek istemediğini söyledi.

Rehineler için eylem

Hamas tarafından rehin tutulan yaklaşık 240 kişinin aileleri ve destekçileri Tel Aviv'den Kudüs'e bir protesto yürüyüşü başlattı. 

Rehinelerin durumu, 7 Ekim saldırısından bu yana ülke çapında düzenlenen dayanışma protestoları ile kamuoyunun gündemini meşgul ediyor. Cumartesi günü Kudüs'e ulaşmayı bekleyen yürüyüşçüler, hükümetin sevdiklerini eve getirmek için daha fazlasını yapması gerektiğini söylüyor.

Gazze şehrinde savaş

Bölgede görev yapan gazetecilerin bildirdiğine göre, Kuzeyle iletişim büyük ölçüde kesildiği için Gazze Şehri'ndeki çatışmalarla ilgili bağımsız haber toplamak neredeyse imkânsız hale geldi.

Yeni ele geçirilen bazı binaların içinde askerler kutlama amacıyla İsrail bayrağı ve askeri bayraklar açtı. Ulusal televizyonda yayınlanan bir basın toplantısında Savunma Bakanı Yoav Gallant, Hamas'ın kuzey Gazze'nin "kontrolünü kaybettiğini" ve İsrail'in Gazze Şehri'nde önemli kazanımlar elde ettiğini söyledi.

Ancak savaşın zaman çerçevesi sorulduğunda Gallant, "Uzun aylardan bahsediyoruz, bir ya da iki günden değil" dedi. 

Gazze'de sadece Yarbay Gilad olarak tanıtılan bir İsrailli komutan, bir videoda kuvvetlerinin hükümet binalarında, okullarda ve konutlarda silahlar bulduğunu ve savaşçıları ortadan kaldırdığını söyledi.

İsrail askeri sözcüsü Daniel Hagari, İsrail güçlerinin Gazze şehrinin merkezini çevreleyen yoğun yapılaşmanın olduğu Şati mülteci kampını ele geçirmeyi tamamladığını ve şehrin tamamında serbestçe dolaştığını söyledi.

İsrail, aralarında önemli orta düzey komutanların da bulunduğu binlerce Hamas militanını öldürdüğünü ve İsrail'in Gazze'deki kaybının ise 46 olduğunu açıkladı.