KONULAR
ABD'nin İnsan Hakları Raporu'nda Türkiye yine eleştirildi
Türkiye, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın 2024 İnsan Hakları Raporu'nda seçimler, insan hakları ve siyasî haklar ve uzun tutukluluk süreleri konusunda eleştirilere muhatap oldu.
Türkiye, Bakanlığın raporunda, özellikle seçimlerde eşit olmayan rekabet koşulları, ifade ve basın özgürlüğüne getirilen kısıtlamalar, yargısız infaz ve işkence iddiaları, siyasî haklar ve uzun tutukluluk süreleri, işçi ve çocuk hakları ihlalleri, sığınmacı politikaları ile sınır aşan baskı uygulamaları gibi başlıklarda eleştiriliyor.
Rapora göre, yerel seçimlerde yurttaşlar gerçek siyasî alternatifler arasında oy verdi, ancak medya dengesizliği, sansür ve örgütlenme ile ifade özgürlüğü alanındaki kısıtlamalar siyasal rekabeti zedeledi.
Belge, yıl boyunca hükümetin veya kamu görevlilerinin keyfî ya da yargısız infazlar gerçekleştirdiğine dair bildirimler olduğunu aktarıyor.
Rapora göre, Türkiye'de Anayasa, ifade ve basın özgürlüğünü tanısa da, ceza kanunundaki geniş hükümler ve "yanlış bilgi yayma" suçu, gazeteciler ve yurttaşlar üzerinde caydırıcı etki yaratıyor.
İnternet erişimi
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun (BTK) erişim engelleme yetkileri kapsamında 953 bini aşkın alan adı, yaklaşık 260 bin URL ve X'te 67 bini aşkın içeriğin engellendiği belirtilen raporda, Açık Radyo'nun yayınının durdurulmasına da yer verildi.
Raporda, İzmir'de Dilruba isimli yurttaşın, sokak röportajında hükümetin dokuz günlük Instagram yasağını eleştirmesinin ardından "cumhurbaşkanına hakaret" ve "halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçlamalarıyla tutuklanmasına da dikkat çekildi.
Rapora göre yılın ilk yarısında 76 basın-medya özgürlüğü ihlali kayda geçti, gözaltı, tutuklama ve hapis kararları dikkat çekti.
Adalet Bakanlığının istatistiklerine göre eylül itibarıyla, tutuklu yargılanan 52 bin 66 kişi olduğu, bunun toplam cezaevi nüfusunun yaklaşık yüzde 15'ine denk geldiği belirtilen raporda siyasî uzun tutukluluk konusunda Gültan Kışanak örneğine yer verildi.
İşkence ve kötü muamele
Raporda, anayasal yasaklara rağmen polis, cezaevi, askeri ve istihbarat birimlerine dair işkence ve kötü muamele iddialarının arttığı aktarıldı.
Raporda, çocukların maruz kaldığı hak ihlalleri, çocuk işçilik, çocuk askerler ve çocuk evlilikleri başlıkları altında inceleniyor.
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi verilerine yer veren raporda, Eylül 2023–Ağustos 2024 döneminde 66 çocuk işçinin yaşamını yitirdiği ve ölümlerin en çok tarım, sanayi, inşaat ve hizmet sektörlerinde görüldüğü belirtildi.
Türkiye'de evlilik için yasal yaşın 18 olduğu, ancak ebeveyn izniyle 17 yaşında ve mahkeme onayıyla 16 yaşında evlenilebildiğine dikkat çekilen raporda, Yusuf Ziya Gümüşel ve Kadir İstekli'nin yargılandığı H.K.G. davasına yer verildi: "Kadir İstekli, 2004'te 6 yaşındaki bir çocukla 'dinî nikah' bağlamlı cinsel istismar ve seri saldırı suçlarından 36 yıl hapse mahkum edildi; babasına (Yusuf Ziya Gümüşel) 18 yıl 9 ay verildi."
Sendikal haklar
Rapora göre, Türkiye'de yasalar sendikal hakları tanıyor olsa da, yetki barajları, grev sınırlamaları ve idari prosedürler örgütlenmeyi zorlaştırıyor.
Raporda, bu başlık altında Özak Tekstil'de işten çıkarılan 400 işçi örnek olarak verildi.
Raporun yer verdiği bilgilere göre Türkiye'de 16,8 milyon çalışanın 2,5 milyonu sendika üyesi. Geçen yılın ilk 6 ayında en az 878 işyeri ölümü kayda geçti. Sendikasız alanlarda fazla mesai ücretlerinin ödenmemesi yaygın; denetimler çoğunlukla şikayet sonrası, cezalar ise seyrek uygulanıyor.
Türkiye'de 3,3 milyon sığınmacı (3,1 milyonu Suriyeli) bulunduğuna dikkat çeken rapor, kayıt işlemlerine erişimdeki zorluklar, sınır dışı ve polis operasyonlarındaki artış ile geri gönderme merkezlerinde kötü muamele iddialarını da not ediyor.
Türkiye'de 12-16 bin Yahudi'nin yaşadığının tahmin edildiğine işaret edilen raporda, Ekim 2023'teki Hamas saldırısının ardından yükselen antisemitik retoriğin yıl boyunca basın ve sosyal medyada sürdüğü, Yahudi vatandaşların güvenlik endişelerini dile getirdiği ve topluluğun bir kısmının göç veya ikinci vatandaşlık arayışını sürdürdüğü belirtiliyor.
ABD Dışişleri Bakanlığının 2023 raporunda da Türkiye'deki benzer hak ihlallerine dikkat çekilmişti.