KONULAR
Lokman Ayva: 'Tayyip Bey istese CHP ile bile ittifak kurar'
AK Parti 22.ve 23. Dönem İstanbul Milletvekili, Türkiye Beyaz Ay Derneği Onursal Başkanı Lokman Ayva, hedefleriyle yüksek siyaset atmosferinde “2023 seçimleri tamam gibi görünüyor” dedi.
Boğaziçi mezunu Ayva, 'siyasi atama' gerekçesiyle karşı çıkılan Rektör Melih Bulu’ya “Bir akademisyen bir siyasi partide görev aldıktan sonra birtakım haklarını kullanamaz diye bir kural da doğal olarak yanlış olur’ sözleriyle destek verdi.
Erdoğan’ın partilerle nasıl kolaylıkla işbirliği yaptığının ilk kamu görevine seçildiği dönem incelendiğinde görülebileceğine işaret eden Ayva, “Tayyip Bey istese CHP ile bile ittifak kurar” dedi. Ayva’ya göre, “Yeni ittifak genişletme çalışmaları ve CHP'nin muhalefet tarzı Tayyip Bey'in tekrar seçilmesi için yeter de artar da”.
Mezun olduğu Boğaziçi Üniversitesi’nde teamüllerin aksine siyasi atama olması nedeniyle tartışılan Rektör Melih Bulu konusunda Ayva, “Hocaların, rektörlerin siyasetle ilişkisi son derece hukuki ve meşru bir şeydir. Hatta memurların da akademisyenler, işçiler gibi siyaset yapabilmesine izin verilmelidir. Akademisyenler bu ülkenin bir birikimidir. Siyasetten uzak tutulması son derece yanlış olur” açıklamasını yaptı.
Ayva’nın AjansBizim’e değerlendirmeleri şöyle:
''Muhalefetin oylarının düşmesi dikkatimi çekiyor''
''Muhalefetin oylarının düşmesi dikkatimi çekiyor, bana ilginç geliyor. İktidarın işi kolay. Hiç olmazsa elinde enstrümanlar var. Ya muhalefet neyine güveniyor da bugünleri çarçur ediyor anlamadım. Joe Biden destekli bir muhalefet ümidi de kalmadı. Çünkü, Trump'a yapılanlar Müesses Nizam'ın başka ülkelerde de neler yapabileceğinin gala gösterisi gibiydi ve Türkiye dahil pek çok ülke oyunu gördü. Sosyal medya mecraları en azından ABD'de olduğu kadar başka ülkelerde iş çeviremeyecekler.
Tayyip Bey'in 40 yaşındayken ve ilk kamu görevine seçilmişken yaptıklarını bir inceleme fırsatınız olursa, eminim istese partilerle nasıl çok kolay iş birlikleri yapabileceğini görürsünüz. Tayyip Bey istese CHP ile bile ittifak kurar. Düşünsenize başarısız çıktığı hiçbir uluslararası veya ulusal görüşme hatırlıyor musunuz? 30 yıldan beri tanırım, beraberliğimiz var. 2023 seçimleri tamam gibi görünüyor. Çok çok fevkalade bir sıkıntı olursa o zaman farklı bir ihtimal konuşulabilir. Yeni ittifak genişletme çalışmaları ve CHP'nin muhalefet tarzı Tayyip Bey'in tekrar seçilmesi için yeter de artar da.
Son derece hukuki ve meşru
Melih Hoca'yı çok önceden beri tanırım. Rektör olarak görev yaptığı zamanlarda bazı toplantılara çağırmıştı. O toplantıların gündemi engellileri de kapsayan yenilikçi, hatta sadece yenilikçi değil, creative çalışmalardı. Çok beğenmiştim. Boğaziçi bu işler için çok büyük bir fırsat ve imkan. Okulumla övünmüş gibi olmayayım ama bence dünyanın en yüksek kapasiteli üniversitesidir. Bu mukayeseye Harvard, Stanford, MIT'yi katarak söylüyorum. Çünkü, bizde her öğrenci sınav sonucu alınıyor ve ücretli değil. Ücretli öğrenci alırsanız, burslularla ücretliler arasında bir puan farkı doğuyor. İşte tek mesele bu kapasiteyi yönetmektir. Boğaziçi'den her konuda dünyanın en iyisi çıkabilir. Melih Hoca bunu yönetebilir diye düşünüyorum. Hocaların, rektörlerin siyasetle ilişkisi son derece hukuki ve meşru bir şeydir. Hatta memurların da akademisyenler, işçiler gibi siyaset yapabilmesine izin verilmelidir. Akademisyenler bu ülkenin bir birikimidir. Siyasetten uzak tutulması son derece yanlış olur. CHP'nin Bilim Kurulu gayet iyi düşünülmüş bir birimdir. CHP yönetimi diğer potansiyellerini kullanamadığı gibi Bilim Kurulu imkanını da kullanamıyor, başka tabi başarılı partililerini değerlendirmediği gibi.
Bir akademisyen bir siyasi partide görev aldıktan sonra birtakım haklarını kullanamaz diye bir kural da doğal olarak yanlış olur. Hocaya hem 'gel siyasete katkı ver' diyeceksin, hem de 'sen siyasete katkı verdin ceza olarak rektör olmanı yasaklıyorum' diyeceksin. Akıl var, mantık var. Malum orada gözaltına alınanların öğrenci mi, terörist mi, il başkanı mı oldukları konusunda bir belirsizlik var. Mahkeme karalarına göre bir şeyler söylenebilir. Bizim arkadaşlar nezaretlik iş yapmazlar. Bizimkiler kolay kolay bir şeyleri kırıp dökmeyi beceremezler. Kalp bile kıramazlar ki kapı pencere kırsınlar. İste, istemediğin orijinal eylemleri bulsunlar.
(Boğaziçili ve AK Parti’den eski bir milletvekili olarak bu olan bitene nasıl bakıyorsunuz sorusuna)
'Siyasi' denebilecek başka ne gibi bir atama oldu bilmiyorum. Bütçe konusunda ben milletvekiliyken de, benden sonra milletvekili olan diğer Boğaziçililer de dahil olmak üzere rektörlerimizle hep beraber çalıştık. Üniversite olmakla ilgili bir bütçe sıkıntısı olduğunu sanmıyorum. Daha doğrusu bana hiç gelmedi böyle bir duyum. Belki toplu konut projeleri yapıldı da, bütçe istendiyse verilmemiş olabilir. Biliyorsunuz seçim yönteminin uygulandığı dönemlerde böyle taahhütler oluyordu. Bütçe konusunda, aslında aklıma şu daha çok geliyor: Araştırma ve geliştirme bütçesi olarak Boğaziçi niçin daha çok proje yapıp bütçe kullanmadı diye merak ediyorum. Sadece teknolojide değil, genetikte, istihdam projelerinde, organizasyonel yapı oluşturmalarda Boğaziçi yapmayacak da kim yapacak? Mesela, GETEM diye görme engellilerle ilgili bir birimimiz var, sadece Türkiye'nin değil, dünyanın önde gelen işlerini yapıyor. Boğaziçi'ne yakıştığı kadar başarı ve mucitlik kime yakışır bilmiyorum.
Erken seçim olmaz
(Erken bir seçim ihtimali görüyor musunuz sorusuna) Erken seçime gitsek vatandaşa ne diyeceğiz ki? Koalisyon hükümetiydik, ortak ayrıldı ve hükümet düştü diyemezsiniz, TBMM'de azınlıktaydık kanunu çıkaramadık diyemezsiniz. Erken seçime iktidar giderse ancak yetkisi azdır o yüzden gitmiştir. Şimdi öyle bir sorun yok. Hele hele Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde erken seçim en zor kararlardandır. Belki bir kaç ay önce olabilir de bir iki yıl önce erken seçim kesinlikle olamaz.''