Deniz altı internet kablo sistemi 1,2 milyon kilometreyi buluyor. Web dünyasının iki devi ise Uzak Doğu'da yeni bir deniz altı kablo döşeme projesi peşinde. (Foto: Depo Photos)

600 yıl önce okyanuslar gemilerle geçiliyor ve yeni uygarlıklarla, krallıklarla, imparatorluklarla bu yolla ilişki kuruluyordu.

Şimdi artık bu işi deniz altından yeni iletişim kanalları açarak Facebook ve Google yapıyor. 

Ancak 600 yıl öncesinin aksine baharat ya da mücevher değiş tokuşu değil, veriler ve terabaytlar gidip geliyor.

Web dünyasının bu iki devi, bu defa Singapur, Japonya, Guam, Filipinler, Tayvan ve Endonezya’yı birbirine bağlayan yeni bir deniz altı kablo döşeme projesi hazırladı.

“Apricot” (kayısı) adı verilen projenin 12 bin km kablo döşenerek 2024 yılına kadar hayata geçmesi hedefleniyor.

Son 30 yılda yoğun internet iletişiminin ihtiyaçlarına cevap verebilmek için bir deniz altı ağı örüldü. Bugün kıtaları birbirine 1,2 milyon km kablo birbirine bağlıyor.

Günümüzde veri trafiğinin yüzde 99’u suların altından geçiyor. Denizaltı kablolarının toplam taşıma kapasitesi saniyede terabit cinsinden ifade edilirken, uydular ise genellikle saniyede yalnızca 1.000 megabit hız sunuyor.

Kabloların döşenmesi yıllarca ABD’ye ve telekom operatörlerine emanet edilmişti. 

GAFAM 

Günümüzde ise bu işi, ekranlara olduğu gibi deniz altına da hâkim olan GAFAM, yani Google, Amazon, Facebook, Apple ve Microsoft yapmaya başladı. Kablo döşemesi önemli ölçüde Google tarafından yürütülüyor ve dünya çapında en önemli arama motoru olarak öne çıkan Google, deniz altı kablo döşenmesinde açık ara en önemli yatırımcı konumuna geldi. İnternetin devleri tarafından siparişi verilen mevcut kablo döşemesi, toplam siparişin yüzde 40’ını temsil ediyor. Bu oran, 2013 yılında yüzde 10’du.

Google, daha önce, ABD’nin batı kıyılarını Japonya’ya bağlayan ve “Faster” adı verilen 12 bin km’lik bir kablo sistemine yatırım yaptı. 

2018 yılında, Microsoft ve Facebook tarafından kurulan ve “Marea” adıyla anılan 6 bin 500 km’lik fiber optik kablo sistemi hizmete girdi. “Marea”, ABD’deki Virginia Beach’i İspanya’daki Bilbao’ya bağlıyor ve gücü saniyede 160 terabite ulaşıyor.

Fransa’da ise Atlantik’i ya da Akdeniz’i geçen hatlar, Brest ve Vendée’de sonlanıyor.

Lamy Marine Consultant'ın direktörü Jean-Louis Lamy, denizaltı kabloları alanında 30 yılı aşkın süredir çalışıyor. Lamy, “Kablolar küreselleşmenin bir yoludur. Bir bölgede daha iyi bir ağ sağlayarak kalkınmaya katkı sağlıyoruz. Hükümet tarafından ele geçirilme riski taşıyan finansal destek sağlamak yerine tüm nüfusun bu yeni hizmetten yararlanmasını sağlıyoruz” diyor.

“Google ve Facebook için gecikmelerden kaçınmak hayati önem taşıyor. Ne kadar çok kablo olursa, o kadar az yavaşlama olur ve insanların sitelerini ziyaret etmeye devam etmesini sağlarlar. Covid krizi, video konferans patlaması, evde kalanların sayısının artması internet tüketimini hızlandırdı. Her iki grup da bu talebe cevap vermek zorunda kalıyor” diye ekliyor Lamy.

5G

5G’nin gelmesi de hız sağladı ve veri trafiğini artırdı. 4G, görsel-işitsel akışı günlük hayatımızın bir parçası haline getirdi. Yeni nesil ağların yeni tüketim alışkanlıkları oluşturması bekleniyor ve web devleri de mükemmel bir deneyim sunmaya hazır olmak istiyor.

Sorun şu ki Kaliforniyalı grupların küresel ağ üzerindeki boğucu hâkimiyeti, onların hizmetlerinden ilk olarak hangi ülkelerin yararlanacağına karar vermelerini sağlıyor. Ve genel olarak, en şanslı olanlar, aynı şirketlerin veri merkezlerini barındıranlardır.

Başta Çin’den olmak üzere yeni bölgesel aktörler sektöre giriyor. Huawei Technologies Co., İngiliz firması Global Marine Systems ile bir ortak girişim kurdu, ancak Çin hükümetinin Huawei üzerindeki etkisine ilişkin endişeler, şirketin transatlantik bağlantılar kurmak işine girmesini engelledi.

Peki bazı ülkelerin bürün iletişin ağında arıza çıkması için bu kabloları kesmek yeterli olur mu? Hem evet hem de hayır. 

2003 yılında bir deprem Cezayir’in Akdeniz’deki kablolarını tahrip etmiş ve bütün ülkenin internet bağlantısından yoksun bırakmıştı. Yaklaşık 20 yıl sonra kabloların güvenirliği daha yüksek. Birkaç kablo genellikle aynı deniz “rotasına” yerleştiriliyor ve böylece bir hat kopması durumunda akımın korunabilmesi sağlanıyor.

Jean-Louis Lamy, “Balıkçı teknelerinin çapalarının bir kabloyu kırması çok yaygındır. Şirketler genellikle hasarı onarmak için hızla müdahale etmeye hazır teknisyenlere sahiptir” diye açıklıyor.

Özellikle 2011'de NATO'nun Libya'ya müdahalesi sırasında, doğrudan saldırılar meydana gelmişti. Firkateynler bir denizaltı kablosunu hedef alarak telekomünikasyonun kesilmesine yol açmıştı. Bugün büyük bir gücün Atlantik'teki büyük bir hattı kesmek için gelmesi pek olası değil, ancak hükümetler kurulumlardan kaçınmak için hâlâ baskı uygulayabilir.

Çin, bir yıl önce, Google ve Facebook Los Angeles’ı Hong Kong bir kablo bağlamasını engellemiş ve bunu Pekin’in egemenliğine saldırı olarak nitelendirmişti. 

Yeni internet yolları, web devlerinin varlıklı tüccarlar yerine işgalciler gibi görüldüğü zaman sekteye uğruyor.