KONULAR
Arap dünyasında kadına bakış: "Erkeklerle eşit olmamalı"
Arap dünyasındaki büyük bir çoğunluk, kadınların hem kamusal hem de özel alanda erkeklerle eşit rol oynamaması gerektiğine inanıyor.
Arap Barometresi tarafından yapılan ankete göre, Orta Doğu ve Kuzey Afrika'daki 12 ülkedeki çoğunluk, "erkekler siyasi liderlikte kadınlardan daha iyidir" ve "Aile ile ilgili tüm kararlarda son sözü bir erkek söylemeli" gibi ifadelere katılıyor.
Bununla birlikte, daha liberal fikirlere sahip genç nesiller yaşlandıkça ve nesiller arasında algılarda gerçek bir değişim meydana geldikçe, bu tutumlar önceki araştırmalara kıyasla değişiyor gibi görünüyor.
Arap Barometresi tarafından incelenen 12 ülkeden dokuzunda, vatandaşların çoğunluğu şu ifadeye katılıyor veya kesinlikle katılıyor: “Genel olarak erkekler siyasi liderlikte kadınlardan daha iyidir.”
Bu görüş en çok Sudan (yüzde 71), Libya (yüzde 69) ve Irak'ta (yüzde 69) hakim konumda. Sadece iki ülkede (Lübnan ve Tunus) nüfusun çoğunluğu bu ifadeye katılmıyor ya da kesinlikle katılmıyor.
Fas'ta nüfus eşit olarak bölünmüş durumda, yüzde 49'u katılıyorum veya kesinlikle katılıyorum ve yüzde 48'i katılmıyorum veya kesinlikle katılmıyorum diyor.
Tunus ve Fas
Tunus, 2011'de yüzde 26'dan 32 puan artarak 2021'de yüzde 58'e yükselen bu açıklamaya katılmama düzeyindeki en büyük artış yaşandı.
Tunus'taki değişiklik, özellikle Necla Bouden Romdhane'nin Arap dünyasının ilk kadın başbakanı olarak atanması ışığında dikkat çekici. Romdhane, parlamentonun askıya alınmasından sonra Cumhurbaşkanı Başkan Kays Said tarafından atandı.
Genel olarak, Tunusluların yüzde 54'ü, cinsiyetler arasında önemli bir fark olmaksızın, Romdhane'ye oldukça fazla veya çok fazla güvendiklerini söylüyor.
Hem erkeklerin hem de kadınların çoğunluğunun erkeklerin daha iyi siyasi liderler olduğu konusunda hemfikir olduğu iki yer olan Mısır ve Filistin, görüşlerdeki en büyük ikinci ve üçüncü değişiklikleri gördü.
Kadınların ev içindeki rolü
Arap Barometresi, kadınların ev içindeki rollerine ilişkin görüşleri de inceledi. 2021-2022'de ankete katılan ülkelerin yarısında (Irak, Cezayir, Libya, Sudan, Moritanya ve Mısır), en az 10 kişiden 6'sı şu ifadeye katılıyor veya kesinlikle katılıyor: "Aileyle ilgili tüm kararlarda son sözü bir erkek söylemeli."
Sadece üç ülkede nüfusun yarısından azı aynı fikirde (Tunus, Filistin ve Lübnan).
İşyerinde kadın ve erkek
Ülke vatandaşlarına, ayrıca “İşyerinde kadın ve erkek olmalı" ifadesine katılıp katılmadıkları soruldu.
Anket yapılan 12 ülkeden 11'inde nüfusun en az yarısı aynı fikirde değil veya bu düşünceye kesinlikle katılmıyor. Lübnan vatandaşları en çok yüzde 89 katılmama veya kesinlikle katılmama yönünde görüş bildirdi.
Anket yapılan ülkelerdeki vatandaşların üçte birinden daha azı, üniversite eğitiminin erkekler için kadınlardan daha önemli olduğu konusunda hemfikir veya kesinlikle hemfikir. Moritanya (yüzde 32) ve Sudan (yüzde 28), vatandaşlarının dörtte birinden fazlasının bu fikre katıldığı iki ülke konumunda. Kuveyt ise yüzde 8 ile bu fikre katılma oranı en düşük ülke oldu.
Kadına yönelik şiddet
Araştırma kapsamında toplumda kadına yönelik şiddet de soruldu. "Şiddetin arttı mı, aynı kaldı mı yoksa azaldı mı" diye sorulduğunda, 11 ülkeden 7'sinde en yaygın cevap "arttığı" yönünde oldu.
Dört ülkede vatandaşların yarısından fazlası kadına yönelik şiddetin arttığı yönünde görüş bildirdi. Artışın yaygın olmadığı görüşünün çoğunlukta olduğu üç ülkede ise çoğu vatandaş toplumda kadına yönelik şiddetin aynı kaldığını düşündüklerini söyledi.
Anket yapılan ülkelerdeki vatandaşların yalnızca üçte biri ise kadına yönelik şiddetin azaldığına inanıyor.
Hükümetlere düşen görev
Arap Barometresi, anketin sonuçlarına ilişkin şu değerlendirmede bulunuyor:
“Genel olarak, bölgedeki çoğu ülkedeki vatandaşların görüşleri, devam eden birçok olumsuz yaklaşıma rağmen cinsiyet eşitliğine doğru giden bir eğilim var. Geleneksel kültürel inanç, kadınların işgücüne katılmasıyla daha az ilgili olsa bile hane içindeki toplumsal cinsiyet rollerine ilişkin görüşler devam etmekte.
Hükümetler bu eşitsizlikleri azaltmayı sağlamak için birçok araca sahipler. Çocuk bakımı yardımlarına erişimin kolaylaştırılması ve toplu taşımaya erişimin arttırılması işgücündeki kadın sayısını artırabilir. Buna ek olarak, kadınları kamu görevlerinde yer almaya teşvik etmeyi sürdürmek, vatandaşların toplum liderleri olarak kadınlara olan güvenini artırmaya devam edecektir.”