G. Kore Devlet Başkanı, Parlamentoyu kontrol eden muhalefeti suçlayarak darbe girişimini çağrıştıran sıkıyönetim ilan etti. Kuşatılan parlamento kararı reddetti, Yoon geri adım atmak zorunda kaldı.

Güney Kore'de darbe girişimi gibi sıkıyönetim

Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol, ülkenin Parlamentoyu kontrol eden ve komünist Kuzey Kore'ye sempati duymakla suçladığı muhalefete karşı mücadele ederken, "devlet karşıtı" güçleri ortadan kaldırma sözü verdi ve sıkıyönetim ilan etti.

Yoon, Parlamento ve halktan gelen tepkilerin ardından kararını geri almak zorunda kaldı. 

Ülkenin 1980'lerden bu yana görmediği otoriter liderler dönemine geri dönüş anlamına gelen bu şaşırtıcı hamle, muhalefet ve Yoon'un kendi partisinin lideri tarafından derhal kınandı. 

Hükümet tarafından finanse edilen Yonhap haber ajansına göre, Yoon'un açıklamasının ardından Güney Kore ordusu, Parlamento ve "toplumsal karışıklığa" neden olabilecek diğer siyasî toplantıların askıya alınacağını ilan etti.

Yonhap'ın haberine göre, ordu ayrıca, ülkedeki grevci doktorların 48 saat içinde işlerine dönmeleri gerektiğini bildirdi. Binlerce doktor, hükümetin tıp fakültelerindeki öğrenci sayısını artırma planları nedeniyle aylardır grev yapıyor.

Yoon'un sıkıyönetim ilanının ne kadar sürebileceği hemen belli olmadı. Güney Kore yasalarına göre, sıkıyönetim, muhalefetteki Demokrat Parti'nin çoğunlukta olduğu Parlamentoda oy çokluğuyla kaldırılabiliyor. 

Televizyon görüntülerinde polis memurlarının Ulusal Meclis'in girişini engellediği görülüyor.

“Anayasaya aykırı…”

Yoon'un muhafazakâr Halk Gücü Partisi lideri Han Dong-hoon, sıkıyönetim kararını "yanlış" olarak nitelendirdi ve "halkla birlikte durdurma" sözü verdi. 

2022'deki Başkanlık seçimlerinde Yoon'a karşı az farkla kaybeden muhalefet lideri Lee Jae-myung, Yoon'un açıklamasını "yasadışı ve anayasaya aykırı" olarak nitelendirdi.

Yoon, televizyonda yaptığı konuşmada, sıkıyönetimin ülkeyi "ulusal yıkımın derinliklerine düşmekten yeniden inşa etmeye ve korumaya" yardımcı olacağını söyledi. 

Yoon, "Kuzey Kore yanlısı güçleri ortadan kaldıracağını ve anayasal demokratik düzeni koruyacağını" söyledi ve "Devlet karşıtı güçleri mümkün olan en kısa sürede ortadan kaldıracağım ve ülkeyi normalleştireceğim" belirtti. Devlet Başkanı, halktan kendisine inanmasını ve "bazı rahatsızlıklara" tahammül etmesini istedi.

Rahiplerden görevden alma çağrısı

Birkaç gün önce, 1.466  Güney Koreli Katolik rahip, demokrasi için alarm zillerini çalan ve açıkça Yoon'un görevden alınması çağrısında bulunan bir açık mektup yayımlamıştı.

Mektupta, "Başkanın anayasaya saygı göstermemesi, devleti savunmaması ve ulusun refahını ve barışçıl birleşmesini desteklememesinin hesabını soracak bir görevden alma süreci başlatmalıyız" deniliyor.

Yoon çıkmazda

Son aylarda popülaritesi düşen Yoon, 2022'de göreve geldiğinden bu yana gündemini muhalefetin kontrolündeki Parlamento’ya kabul ettirmekte zorlanıyor.

Yoon'un partisi, gelecek yılın bütçe tasarısı konusunda liberal muhalefetle çıkmaza girmiş durumda. 

Muhalefet ayrıca, kamuoyu yoklamalarında 2027'de yapılacak bir sonraki başkanlık seçimlerinin favorisi olarak görülen Lee'ye yönelik cezai soruşturmalarına karşı muhafazakârların kan davası olarak nitelendirdiği, aralarında Seul Merkez Bölge Savcılık Ofisi başkanının da bulunduğu üç üst düzey savcıyı görevden almak için önergeler vermeye çalışıyor.

Yoon ayrıca, eşinin ve üst düzey yetkililerin karıştığı skandallarla ilgili bağımsız soruşturma çağrılarını da reddederek, siyasi rakiplerinden hızlı ve sert tepkiler alıyor. 

Demokrat Parti'nin, Yoon'un açıklamasının ardından milletvekillerini acil toplantıya çağırdığı bildirildi. 

Yoon'un bu hamlesi, ülkenin 1987'de demokratikleşmesinden bu yana ilan edilen ilk sıkıyönetim oldu. Ülkede daha önce en son Ekim 1979'da sıkıyönetim ilan edilmişti.

Parlamento sıkıyönetimi reddetti

Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol,  sıkıyönetim ilan ederek Güney Kore demokrasisine 1980'lerden bu yana en ciddi biçimde meydan okurken, milletvekilleri yapılan oylamada bu adımı reddetti.

Sıkıyönetime karşı çıkan protestocular da Parlamento dışında toplandı.

Yoon'un siyasî hasımlarına yönelik olarak yaptığı bu açıklamaya Parlamento Başkanı ve hatta Yoon'un kendi partisinin lideri olan ve son skandalları ele alış biçimi nedeniyle Başkanla çatışan Han Dong-hoon bile şiddetle karşı çıktı.

Güney Kore yasalarına göre, Parlamento’nun oy çokluğuyla talep etmesi halinde Başkanın sıkıyönetimi derhal kaldırması gerekiyor.

Canlı televizyon görüntülerinde, sıkıyönetim uygulamakla görevli olduğu anlaşılan kasklı askerlerin Ulusal Meclis binasına girmeye çalıştıkları görüldü. 

Buna karşılık, Parlamento’dan yangın söndürme tüpleri sıkılarak askerler geri püskürtülmeye çalışıldı. 

Yoon, bir televizyon konuşmasında, muhalefet partilerinin Parlamento sürecini “rehin aldığını” söyledi. "Utanmaz Kuzey Kore yanlısı devlet karşıtı güçleri" ortadan kaldıracağını kaydeden Yoon, anayasal düzeni korumak için bu tedbiri almaktan başka çaresi olmadığını ifade etti.

"Darbe girişimi" benzetmesi

Muhalefetteki Demokrat Parti, buna cevaben, "Bu bildiri yasadışıdır ve Anayasa ile diğer yasaları doğrudan ihlal eden bir suç teşkil etmektedir. Bu esasen bir hükümet darbesidir" dedi. 

Yoon'un açıklamasından kısa bir süre sonra protestocular Parlamento binasının dışında toplanmaya başladı ve göstericiler, "Sıkıyönetim geri çekilsin!" ya da "Yoon Suk Yeol'u tutuklayın" diye sloganlar attı.

Yoon'un açıklamasından sonra ordu, Parlamento ve siyasî partilerin faaliyetlerinin yasaklanacağını, medya ve yayıncıların sıkıyönetim komutanlığının kontrolü altında olacağını duyurdu.

Yoon, nükleer silahlara sahip Kuzey'den gelen özel bir tehditten bahsetmedi, bunun yerine iç siyasî muhaliflerine odaklandı. 

Güney Kore'de 1980'den bu yana ilk kez sıkıyönetim ilan ediliyor. Güney Kore, tarihinin erken dönemlerinde bir dizi otoriter liderle yönetilmiş, ancak 1980'lerden bu yana demokratik bir ülke olarak kabul ediliyor.

ABD'nin tutumu

ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Kurt Campbell, ABD'nin Güney Kore'deki olayları "ciddi endişeyle" izlediğini ve herhangi bir siyasi anlaşmazlığın barışçıl bir şekilde ve hukukun üstünlüğüne uygun olarak çözülmesini umduğunu söyledi. 

Campbell, ABD'nin Güney Kore ile ittifakının "sağlam" olduğunu belirterek, "Belirsizlik içinde oldukları bu dönemde Kore'nin yanındayız" dedi.

ABD, Güney Kore’de yaklaşık 28 bin 500 asker bulunduruyor.

Kararını geri aldı

Yoon Suk Yeol, protestocuların Parlamento önünce toplanması ve muhalefetin çoğunluğu oluşturduğu Parlamento’nun oylama yaparak bu hamleyi reddetmesi üzerine, kabinesini topladı ve sıkıyönetimi kaldırdı.

Yonhap haber ajansına göre, kabine bu gece toplandı ve sıkıyönetim ilan etme kararını iptal etti. Bunun üzerine Güney Kore ordusu da kendilerine gelen sıkıyönetim emrini yürürlükten kaldırdı.