Havayolları firmaları 2020'de 370 milyar dolar zarar etti. Bütün havayolları firmaları, artık varlıklarını sürdürebilme mücadelesi içinde. Hangi firmalar krizden çıkabilir? Cevabı merak edilen soru bu? ABD ve Fransa'da havayollarına önemli ölçüde devlet desteği sağlandı.  (Foto: Depo Photos)

Havayolları şirketleri 2020 yılında koronavirüs kaynaklı salgın yüzünden toplam 370 milyar dolar zarar etti.

Bütün havayolları firmaları, artık varlıklarını sürdürebilme mücadelesi veriyor. Hangi firmalar krizden çıkabilir? Cevabı merak edilen soru bu?

Yakıt tanklarında kerosen yok, cihazlar çalışmıyor, uçaklar ise metal yığınından başka bir anlam ifade etmiyor şu sıralarda.

Yerde çakılı kalan bir uçakla onu işleten havayolu şirketinin ekonomik durumu arasında yapılan bu benzetme hiç de abartılı değil. Covid-19 salgını 2020’de havayollarının yolcu sayısında yüzde 60 düşüşe sebep oldu. 

Düşük maliyetli işlemeciliğin en önemli aktörlerinden Ryanair, daha iki gün önce, 35 yıllık tarihinin en kötü bilançosunu beklediğini açıklamıştı. Gerçekten de, 2020 yılında 155 milyon yolcu taşımayı düşünen İrlanda firması, sadece 30 milyon yolcuyla yetinmek zorunda kalıyor. 

Uluslararası Taşımacılık Ekonomisi Derneğinin eski başkanı Marc Ivaldi, “Küresel anlamda, düşük maliyetli küçük havayolları daha fazla sıkıntıya düşme riski taşıyor. Fazla hareket alanları yok. Belli bir bölgede veya belli destinasyonlara uçan küçük firmaların hizmetlerini çeşitlendirme kapasitesi yokluğu da, onlar için ölümcül risk tarz ediyor” diyor.

Bazı firmalar gitti bile

Bazıları kapılarına kilit vurdu bile: Örneğin İngiliz bölgesel havayolu şirketi Flybe Mart 2020’de, Amerikan devi Delta Airlines’ın yan kuruluşu Trans State Airlines da Nisan 2020’de piyasadan çıktı. Çin’e yaptığı uçuşlara bağımlı olan Hong Konglu firma Dragon Air ve Taylandlı NokScoot havayolları veya Güney Afrika’dan South African Airways ve Comair ile Level IAG’nin Fransa ve Avusturya kolları da pandemi fırtınasına kapılıp gittiler.

Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği IATA, 2020’de yaklaşık 40 firmanın iflas ettiğini tespit etmiş durumda. IATA, hava trafiği 2003’teki seviyesine düşerken iç uçuşların uluslararası uçuşlara göre salgına daha iyi dayandığı görüşünde. Özellikle Çin ve Rusya’da iç uçuşlarda yolcu sayısı pandemi önceki seviyesine ulaştı.

İç uçuşlarda yolcu kaybı 2020’de yüzde 50, uluslararası uçuşlarda yüzde 74 oldu. Bu açıdan bakınca, Avrupalı havayollarına göre iç pazarı daha geniş olan Amerikan havayolları firmaları açıkça daha avantajlı durumda bulunuyor. Örneğin, ortalama olarak Amerikan havayollarının cirosunun ancak dörtte birini uzun mesafeli uluslararası uçuşlar oluştururken Air France uluslararası uçuşlara yüzde 50 oranında bağlı bulunuyor.

Devlet desteği 

12 milyar avroluk bir likidite varlığı ve Fransız devletinin 7 milyar avro, Hollanda devletinin de 3,4 milyar avro tutarındaki garantili kredileri Air France ve Hollandalı ortağı KLM’ye geleceğe daha serinkanlı bakma olanağı oluşturuyor.

 Dört büyük Amerikan firması American Airlines, United Airlines, Delta Air Lines ve Southwest Airlines 2020’de toplam 34 milyar dolarlık bir kayba uğradı ve halen her gün milyonlarca dolar zarar etmeyi sürdürüyor. Bu firmalar, suni solunumla varlıklarını devam ettiriyor. Amerikan devletinden 22 milyar dolar yardım alan bu firmalar ayrıca bankalar ve finans piyasalarından 30 milyar dolar sağladı

Marc Ivaldi, “Elbette, tümüyle özel fonlara bağlı olan ve yeniden canlanma kapasitesi bulunmayan kuruluşlar çok daha fazla sıkıntı çekecektir” diyor. 

Buna en iyi örnek de iki Latin Amerikalı firmanın durumu. Şili-Brezilya ortaklığı LATAM havayolları ve Kolombiya’dan Avianca’nın Mayıs 2020’de Amerikan iflas yasalarının koruması altına alınması.

Kriz bitince

Peki, kriz bitince serbest düşüşe karşı paraşütü iyi dolan firmalara ne olacak?

Marc Ivaldi, “Akbabaların zamanı olacak. Çoğu havayolları firması, krizi atlatan firmaların bünyesine katılacak. EasyJet, Ryanair gibi güçlü durumda bulunan düşük maliyetli havayolları firmaları, ortaya saçılan kırıntıları toplayacak” diyor. 

Somut olarak bakmak gerekirse, bu firmalar, bazı havayollarının işletme haklarını satın alabilirler ya da zora düşmüş havayollarının bir bölüm uçağı satın alabilir ya da kiralayabilirler.

Bazı firmaların piyasadan çekilmesi Air France ve Lufthansa gibi büyüklere kendi “orta fiyatlı” uçuşlarını daha çabuk geliştirme fırsatı sağlayabilir. Bundan da Air Fance’ın alt firması olan Transavia kârlı çıkabilir.

Air France-KLM grubu genel müdürü Ben Smith, Echo gazetesine yaptığı açıklamada “Transavia bizim için koz olabilir. Transavia ve EasyJet ile kıyaslanabilir fiyatları sayesinde Air France nihayet orta mesafeli uçuş ağını geliştirebilecek ve verimli hale getirebilecek” diyor. 

İşletilmesi çok masraflı hale gelen geniş gövdeli uçakların sayısının azaltılması Covid-19 salgınıyla gözle görülür biçimde hızlandı. Filolarda geniş gövdeli uçakların yerini daha küçük uçaklar almaya başladı.

Ben Smith, “Biz Air France’da dört motorluları yani A380 ve A340’ları filodan çıkardık. KLM de Boeing 747’leri. Öngörülen tarihten daha önce oldu bu iş” diyor.

Marc Ivaldi’ye göre, krizden kazançlı çıkanlar arasında yolcular da var. Ivaldi, “Çekici olması için fiyatları düşük tutmak gerekecek. Hem iş seyahatlerini hem de turizmi canlandırmak için böyle yapılmalı” görüşünü savunuyor.

İş seyahatleri, uçak firmaları için önemli bir gelir kaynağı oluşturmaktaydı ancak salgın etkisiyle video konferansların çok artması havayollarına olumsuz etki yaptı. Turizm de hane halkının kazancında meydana gelen düşüşten nasibini alacak.