"Terörsüz Türkiye" olarak tanımlanan süreçte Meclis'te oluşturulan komisyon bugün ilk toplantısını yaptı.  (Görsel: TBMM TV)

TBMM komisyonu ilk toplantısını yaptı

"Terörsüz Türkiye" olarak tanımlanan süreçte Meclis'te oluşturulan komisyon bugün ilk toplantısını yaptı. 

TBMM Tören Salonu’ndaki yapılan ilk toplantının açılışında konuşan Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, “Milletlerin tarihinde öyle anlar vardır ki yalnız o günü o anı değil, milletlerin yarınlarını da şekillendirir. Bugün de öylesi günlerden birindeyiz” dedi. 

Toplantıyı "Yalnızca komisyonun çalışmalarının başlangıcı değil, aynı zamanda milletin geleceğe dair umutlarının yeşermesinin de başlangıcı” olarak niteleyen Kurtulmuş'un konuşması satırbaşlarıyla şöyle:

"-Bu komisyon, millet adına çözüme ulaştırılacak sorunların müzakeresi, üzerinde uzlaşılan teklif ve tavsiyelerin TBMM'ye iletilmesi ve bahse konu süreçlere millet adına vaziyet etmek için vardır."

"-Burada asli meselemiz, hiç şüphesiz anayasa yazmak, hukuk reformu yapmak ya da tüm meseleleri bir anda çözmek değildir. Meclisin halkın sesi olmanın yanında, toplumsal barışın taşıyıcısı, kardeşliğin teminatı, çözümün meşru adresi olduğunu hatırlatma iradesidir."

"-Örgütün kendini feshederek, silahların tamamen susturulmasıyla başlayan süreç, herhangi bir kişi, kurum ya da siyasi yapının değil, doğrudan doğruya aziz milletimizin meselesidir." 

“-Terör eylemlerinin ülkemize yaşattığı karanlık yıllar her bir yurttaşımızın ortak kaybıdır, ortak acısıdır. Terör bu topraklarda uzun yıllar boyunca sadece canlarımızı almadı, emeğimizi, umudumuzu ve ortak hayalimizi de çaldı.” 

“-Tek bir terör örgütü değil, farklı isimler ve maskeler altında birçok yapının ülkemizin önünü yıllarca kesmeye çalıştığına da hep birlikte şahit olduk."

"-Bu örgütler, bölgemizdeki ülkeleri parçalayan vekalet savaşlarını yürütmek için kurulmuş yapılardı hiç şüphesiz."

"-Bugün, FETÖ dahil darbe girişimlerini boşa çıkaran ve terör örgütünün etkisini kıran kararlı adımlarla birlikte yeni bir dönemin eşiğindeyiz. Yeni dönem, siyasetin, düşüncenin ve vicdanın daha çok konuşulduğu bir dönem olmak zorundadır."

Ortak acıları umuda çevirmek

"-Evladını yitiren annenin, dükkanını kapatmak zorunda kalan esnafın, yaylasına çıkamayan köylünün ve kamu adına görev yaparken can veren, şehit olan kamu görevlisinin acısı hepimizin ortak acısıdır. Ortak acılarımızı artık ortak umuda çevirmek için buradayız.”

“-Attığımız her adım bu kadim coğrafyada barış ve kardeşliği tahkim etmeye yönelik olmalıdır. Bu çerçevede Terörsüz Türkiye, aslında açıkçası terörsüz bir bölge demektir.” 

“-Çanakkale’de omuz omuza savaşanların torunlarıyız. Kaderdaşlık, yalnız savaş meydanlarında değil; alın terinde, acıda ve umutta da birlikte yürümektir."

"-İç cephemizi tahkim etmek, Türkiye’nin istikrarını kurumsal bir siyasal akla oturtmak zorundayız. Ülkemizin önünü tıkayan karanlık dönem, milletimizin feraseti ve devletimizin kararlılığıyla artık geride kalıyor.”

"Bir pazarlığın sonucu değil"

“-Biz bu komisyonda yeni bir anayasa yazmıyoruz belki ama kardeşlik cümlelerini kuracağız ve birlikte hareket edeceğiz. Meclisimiz bin yıllık kardeşliği yeniden hatırlatmakla kalmayacak, siyasal düzlemde yeniden tarif edecektir."

"-Bilinmelidir ki şahit olduğumuz silah bırakma süreci bir pazarlığın sonucu asla değildir. Milletimizin huzura, birliğe dair kararlılığın sonucudur ve bunun yansımasıdır."

"- Bugün iftihar ettiğimiz gelişmeler, insanımızın emeğini ve vaktini çalan bir engelin ortadan kalkması istikametindedir."

"Şeffaf ve kapsayıcı biçimde"

"-Meclis çatısı altında konuşulmayacak hiçbir konu yoktur. Yeter ki birbirimizi dinlemeye hazır olalım. Yeter ki her görüş, birlik ve kardeşliğin parçası olma iradesini içersin."

"-Milletin taleplerinin siyasal zeminde buluşması, kurumlar arası koordinasyonun sağlıklı yürütülmesi, istikrar huzur için elzemdir."

"-Bu açıdan tartışmanın doğru mecrası Büyük Millet Meclis’i ve onu temsilen bugün burada oluşturduğumuz komisyondur. Çünkü milletin tamamını temsil eden, her fikrin ve kimliğin söz söyleyebildiği yer tam da burasıdır."

"-Her bilgilendirme ve adım, şeffaf ve kapsayıcı biçimde yapılacaktır. Bu çatının altında yürütülen her çalışma, halkın gözü önünde ve millet iradesinin güvencesiyle ilerleyecektir.”

"-Süreci zehirleyebilecek ve provoke edecek açıklamalara itibar edilmemesini sağlamak da bu komisyonun başlıca görevlerinden birisidir. Onun için kamuoyunu, basınımız vasıtasıyla yerinde zamanında doğru bilgilendirmek önceliklerimizden birisi olmalıdır."

"-Bu komisyonda ele alacağımız konu, yani Türkiye'nin terörü bırakmasıyla birlikte ele alacağımız konular, herhangi bir siyasi partinin tekelinde olan konular değildir. Bu süreç, Türk'ün de Kürt'ün de her kesimden yurttaşın ortak geleceğini ilgilendiren bir beka meselesidir."

"-Dolayısıyla komisyonumuz, müzakereci bir istişare organı olarak hareket edecektir. Bu zeminde farklı fikir ve hissiyatların ortak bir akılda birleşmesini sağlayacak bir anlayışla çalışacaktır."

Sürecin millet adına takibi

"-Komisyonun görev ve sorumlulukları arasında özellikle silah bırakma sürecinin millet adına takibi büyük önem taşımaktadır. Bu süreç, hukuki çerçevesiyle, sosyal zeminiyle, siyasal diliyle dikkatle izlenmeli, yönlendirilmeli, gerektiğinde öneriler sunulmalıdır."

"-Hiç şüphesiz, bu sürecin en önemli hususiyetlerinden birisi de toplumsal psikolojinin iyi bir şekilde yürütülmesidir. Bu çalışmaların başarıya ulaşmasında farklı kesimlerin sürece katkısının sağlanması bakımından toplumsal psikolojinin doğru ve hep birlikte yönlendirilmesi önemli bir görevdir."

"-Bu aynı zamanda güçlü ve karşılıklı toplumsal bir saygıyı doğuracak olan adımdır. Kürt'ün onurunu korumayan bir dili, Türk'ün gururunu hiçe sayan bir söylemi, barışa değil yeni kırılmalara neden olan yaklaşımlar olduğunu ifade etmek isterim."

"-Hiç şüphesiz provokasyonlar her zaman, her dönemde olabilir. İçeriden ve dışarıdan gelecek hamleleri bertaraf edecek en önemli unsur çoğulcu demokratik yapımızdır."

"-Bu yüzden çalışmalarımıza sadece siyaset kurumu değil toplumun bütün kesimleri de dahil edilecektir. Kanaat önderleri, üniversiteler, hukuk camiası ve sivil toplum kuruluşlarının bu konulardaki katkıları kıymetli olacaktır."

"Bir dönem noktasındayız"

"-Bu masa, milletin vicdanıyla, aklıyla, irfanıyla ve inancıyla kurulmuştur."

“-Bir kere daha ifade etmek isterim ki aslında nevi şahsına münhasır bir komisyondur, bir istişare komisyonudur."

"-Muradaki konuşmaları, inşallah gerektiğinde kanun teklifleri, düzenlemeler, raporlar vesaire hangi sonuca ulaşacaksak bunlarla ilgili olarak da çalışmalarımızı süratle tamamlayıp TBMM Genel Kurulu’na sunacağız." 

"Tarihi bir dönüm noktasındayız. Bu fırsatı en iyi şekilde değerlendirmek lazım."

"-Bu, siyasi parti hesaplarının yapılacağı bir yer değil. Fikirlerin çarpıştırılacağı bir arena hiç değildir. Burada yapıcı fikirlerle tabi ki fikirleri ortaya koyarak sonuç almaya çalışacağız.” 

Kurtulmuş'un açılış konuşmasının ardından kısa bir ara verildi, ikinci oturumda siyasi parti temsilcileri söz aldılar.