KONULAR
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ''Merkez Bankası burada kalacak'' dedi ve İstanbul'da yapılan binayı da öğrenci yurdu yapacaklarını açıkladı.
Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmaya, ''TBMM'de görev alan milletvekillerinin birilerinin değil, milletin vekili olmasını isteriz. Milletin vekilleri ancak milletin sorunlarına çözüm üretirler. Eğer bazı milletvekilleri milletin vekili değil de iradesini saraya veya birilerine teslim etmişse, o kişiler milletin vekili olamaz. Biz 'güçlendirilmiş parlamenter sistemi getireceğiz derken ana felsefemiz bu'' sözleriyle başladı.
Kemal Kılıçdaroğlu, iktidara geldiklerinde ilk çıkaracakları düzenlemenin ''siyasi ahlak kanunu olacağını, hiç kimseyi ötekileştirmeyeceklerini ve halkı kucaklayacaklarını söyledi.
''Siyasetçilerin alkıştan çok eleştiriye ihtiyacı var'' diyen Kılıçdaroğlu, adaleti getireceklerini söyledi. Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
''Eğer 19 yıl bir kişi iktidar olup da 19 yılda hâlâ yurt sorununu çözememişse, o zaman bir sorun var demektir. Bunların düşünceleri çok farklı, halkın sorunlarını çözmek gibi bir düşünceleri yok. Amaç, 'cebimizi nasıl doldururuz.'
Ankara'nın içini boşaltıyorlar, Ankaralılara da seslenelim. Şimdiden parça parça, 'efendim Merkez Bankası'nı İstanbul'a nasıl taşıyacağız.' 72 katlı bina yapmışlar, sözde finans merkezi yapacaklar. Tefeciler Londra'da olmasın da tefeciler o yüksek binada olsun. Neden bir de Londra'ya gidip hizmet edelim? Allah inandırsın o binayı öğrenci yurdu yapacağım, öğrenci yurdu.
Merkez Bankası burada kalacak. Herkes şundan emin olsun: Yoksulluğu gerçekten tarihe gömeceğiz. Bu coğrafyada hangi inançtan, kimlikten, yaşam tarzından olursa olsun hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek. Bunu yapmadığınızda, o zaman siyaseti niye yapıyorsunuz? Bunu sağlayacağız.''
Kılıçdaroğlu, ''siyasette kirlenme olduğunu'' ifade ederek, ''AK Parti'ye oy veren, MHP'ye oy veren kardeşlerime sesleniyorum: Sen kardeşim, temiz siyaset mi istiyorsun? O zaman bu kirliliğe yol açan, rüşvet alanı söylediği halde korkusundan gidip soruşturma dahi açamayan bir savcının olmasını istiyor musun? İstemiyorsan adresin belli kardeşim, haktan yana olacaksın, adaletten yana olacaksın ve CHP'den yana olacaksın kardeşim'' dedi.
Kılıçdaroğlu, 'Devleti yönetenlerin topluma örnek olması gerektiğini ifade ederek, ''Bugünlerde gene gazetelerde var, vergi cennetlerine paralar gönderilmiş. Vergi cennetlerine niye para gönderilir? Vergi cennetlerinden Türkiye'ye niye para gelir? Vergi ödememek için'' diye konuştu.
''Karakış ekonomisi yaşayacağız''
''Karakış geliyor, karakış ekonomisi yaşayacağız. İnsanlar faturalarını ödeyemiyor, büyük sıkıntı içindeler'' diyen Kılıçdaroğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı verilerine göre, elektrik faturasını ödeyemeyenlerin sayısının Nisan ayında 1 milyondan 5 milyon 166 bine çıktığını kaydetti.
Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:
''Bir insan keyfe keder elektrik parasını ödemez mi? 'Ben ödeyemiyorum' der mi? Elektrik sayacı sökülecek, bir de ödedikten sonra da ayrıca açma-kapama parası ödeyecek. Değerli arkadaşlarım, Türkiye bu halde. Milletin gözünü boyamak için Erdoğan alıyor, efendim Tarım Kredi Kooperatiflerinin bilmem alışveriş merkezine gidiyor, marketine gidiyor, 'fiyatlar gayet uygun' diyor. E, uygun tabii, sana göre fiyatlar çok uygun. Sen elektrik parası ödemezsin, su parası ödemezsin, doğalgaz parası ödemezsin, dolmuş, taksi, uçak parası ödemezsin; sen bedava yaşıyorsun zaten, her şey bedava sana zaten. Sen acaba ayda 2 bin 825 lira aylık alan bir asgari ücretlinin nasıl geçindiğini biliyor musun?''
''Bütün hırsızları temizleyeceğiz''
Kılıçdaroğlu, devletin ''kin ve intikam duygusuyla değil, adaletle yönetilmesi gerektiğini'' belirterek, şöyle konuştu:
''Bütün uzmanları çağıracağız, denetim elemanlarını çağıracağız, geçmişte ne yaptılarsa aynısını yapacağız. Farklı bir şey yaparsak diyecekler ki, 'bunlar intikam alıyor.' Hayır, devlet kinle, intikam duygusuyla yönetilmez. Devlet adaletle yönetilir. Ama birisi devleti soyuyorsa, tüyü bitmemiş yetimin hakkını alıyorsa, ağzındaki lokmayı yiyorsa, kusura bakmasınlar onun da hesabını sormamız lazım. Aksi halde devleti yönetemezsiniz. Devletin bürokratik kademelerinden bütün hırsızları temizleyeceğim. Bunun sözünü veriyorum. Bütün hırsızları temizleyeceğiz.
Şimdi bunlar da artık anladılar ki gidiyorlar. Biliyorlar en tepeden, en aşağıya kadar. 'Madem gidiyoruz, o zaman giderken niye götürürsek kârdır' diyorlar. Devletin Harim-i İsmet'ine el uzatmaktan çekinmiyorlar. 'Madem gidiyoruz, o zaman vurgunu vurup öyle gidelim.' En küçüğünden en büyüğüne kadar çalışan mantık budur.''
''Talimat veren yeraltı dünyası''
Kılıçdaroğlu, okul kantini işletenlerden iki yıl kira alınmamasını, okul yemeklerinin de onlar tarafından verilmesini önerdi.
Emniyet teşkilatına siyaset sokulduğunu, liyakatin yerle bir olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, ''Eğer siyaset polise ve yargıya müdahale ederse, Türkiye'de yeraltı dünyası güçlenmiş olur. Şu anda devletin demeyelim de hükümeti yöneten, hükümete şöyle veya böyle talimat veren yeraltı dünyasıdır'' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, uyuşturucu kaçakçılığı konusuna da değinerek, ''Siyaset müdahale etmesin, kuş uçmaz. Bakın siyaset müdahale etmesin, emniyet teşkilatı hepsini yakalar'' dedi.
Kemal Kılıçdaroğlu, polisin12 saat, 24 saat mesaide çalıştırıldığını, ancak karşılığının da ödenmediğini dile getirdi ve "3600 ek gösterge meselesini söz verdiğimiz şekilde çözeceğimizi ifade etmek istiyorum" diye konuştu.
''Çiftçinin kullandığı mazottan ÖTV almayacağız''
Tarım ve çiftçinin sorunlarına da değinen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
''Çiftçi kardeşlerim de not alsınlar. Tarım Kanunu 21’inci maddesi yüzde 1 ödenmiyor. Ödenecek, bütçeye konulacak. Bunu söyleyin gittiğiniz her yerde, çiftçi örgütleriyle karşılaştığınızda... Yüzde 1 ödenecek, bütçeye konacak; Türkiye Ziraat Odaları Birliği Başkanı da 'evet çiftçinin yüzde birlik alacağı bütçede yer almıştır' açıklamasını yapacak.''
Kılıçdaroğlu, ''Çiftçinin kullandığı mazottan ÖTV almayacağız. Yattan alıyor musun kardeşim, almıyorsun, çiftçinin kullandığı traktörden niye alıyorsun?'' diye sordu.