CHP'liler TBMM Başkanı'na başvurdu: ''Demokrasi ve hukuk devleti ilkesinin üzerinize yüklediği sorumluluğu yerine getirmenizi talep ediyoruz.'' (Foto: Depo Photos)

CHP Meclis Grubu'ndan TBMM Başkanı Mustafa Şentop'u yapılan başvuruda, ''Meclisimizin saygınlığı ve milletvekillerinin onurunu korumak adına iddianın açıklığa kavuşturulmasını sağlanmasını'' istediler. 

CHP Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ve partili milletvekillerinin imzasını taşıyan başvuruda, ''Anayasası’nın başlangıç bölümü, egemenliği millet adına kullanmaya yetkili kılınan hiçbir kişi ve kuruluşun, anayasada gösterilen hukuk düzeni dışına çıkamayacağına vurgu yaptığı'' belirtildi. 

Başvuruda şunlara yer verildi:

''Hukuk devletlerinde, yasama, yürütme ve yargı organları üzerinde sivil ya da askeri bir vesayet odağının gölgesi kabul edilemez. 

Ülkemiz demokrasisi, maalesef askeri ve sivil darbe dönemleri ile devlet içindeki bazı yapılanmaların hukuk dışına çıktığı dönemlerde çok ağır yaralar almış, hukuk devleti ve hukukun üstünlüğü ilkeleri ayaklar altına alınmıştır.

1990’lı yıllarda Susurluk kazasıyla açığa çıkan devletin içindeki bazı yapılanmalar ve organize suç örgütleri arasındaki ilişkiler, Parlamento çatısı altında araştırılmış, bazı ilişki ağları deşifre edilmiştir. 

Bugün de yürütme erkinin ya da bu erkin içindeki bazı unsurların yasadışı suç örgütleriyle mücadele etmek yerine birlikte iş yapma alışkanlığını, biçim değiştirerek devam ettirdiği görülmektedir.

Yetkisini milletten alan siyasetçiler

İçişleri Bakanlığı görevini 31 Ağustos 2016 tarihinden bu yana aralıksız sürdüren Süleyman Soylu, 19 Mayıs 2021 akşamı TRT Haber yayınında yaptığı açıklamada, organize suç örgütü üyesi Sedat Peker’i kastederek, 'Keklemişler ben ne yapayım. Kim keklemiş ise hesabını ondan sorsun, ayda 10 bin dolar hangi siyasetçiye gönderiyorsa ondan sorsun' ifadesini kullanmıştır.

Yetkisini milletten alan siyasetçilerin organize suç örgütü üyeleri ya da liderleriyle para trafiğine girmiş olmasının, bir İçişleri Bakanı tarafından dile getirilmesi, büyük önem taşımaktadır. Bu bağlamda, İçişleri Bakanlığı koltuğunda oturan kişinin, söz konusu ilişki ağını bilmesine karşın hiçbir işlem yapmamış olması, vahim bir tabloya işaret etmektedir.

Tüm milletvekillerini töhmet altında bırakmıştır

İçişleri Bakanı’nın iddia ettiği ismi ve ilişki ağını açıklamasına yönelik çağrılar, bugüne kadar yanıtsız kalmıştır. Bakan Süleyman Soylu’nun bu şekilde dile getirdiği ve üstünü kapalı bıraktığı iddia, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin saygınlığına gölge düşürmüş ve tüm milletvekillerini töhmet altında bırakmıştır.

Siyaset kirli ilişkin ağlarından temizlenmelidir

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı olarak sizin asli göreviniz, Meclisimizin saygınlığı ve milletvekillerinin onurunu korumak adına iddianın açıklığa kavuşturulmasını sağlamaktır. İddia edildiği üzere organize suç örgütünden maddi gelir elde eden bir siyasetçi bulunuyorsa ve söz konusu siyasetçi mevcut ya da geçmiş yasama dönemlerinde Parlamento’da görev almışsa, derhal kamuoyuna açıklanmalı ve gereği yapılmalıdır. Siyaset, kirli ilişki ağlarından temizlenmelidir.

Demokrasi ve hukuk devleti ilkesinin üzerinize yüklediği sorumluluğu yerine getirmenizi talep ediyoruz.''