KONULAR
Turizmde çalışanın haftalık izin hakkında sıkıntılı dönem
Turizm sektöründe çalışanların haftalık izin hakları bunu “hak kazandığı günü takip eden dört gün içinde”kullandırılabilecek.
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, düzenlemeye tepki göstererek, “Bugün turizm işçisine dayatılan bu keyfilik, yarın diğer sektörlere de yayılacak” uyarısında bulundu.
Konuya ilişkin düzenlemeyi de kapsayan bazı kanunlarda değişiklik yapan kanun Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Düzenlemenin haftalık izindeki genel uygulama olan 6+1 yerine 10+1 süreci başlatacağı yönünde eleştiriler var.
Kanunun ilgili maddesiyle 4857 sayılı İş Kanunu’nun “hafta tatili ücreti” başlıklı 46’ncı maddesinin birinci fıkrasına bir cümle ekleniyor. Buna göre, “Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından turizm işletmesi belgesi verilen konaklama tesislerinde çalışan işçilerin hak kazandığı hafta tatili, işçinin yazılı talebi veya onayı ile hak kazandığı günü takip eden dört gün içinde kullandırılabilecek.”
Bu bu durumda “işçinin hak kazandığı hafta tatilinde yaptığı çalışmaların günlük normal çalışma süresi kadarlık kısmı fazla çalışmanın hesabında dikkate alınmayacak. İşçi verdiği onayı otuz gün önceden işverene yazılı olarak bildirimde bulunmak kaydıyla geri alabilecek.”
İş Kanunu’ndaki genel kural “çalışma süresi haftada en çok kırkbeş saattir. Aksi kararlaştırılmamışsa bu süre, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine eşit ölçüde bölünerek uygulanır” şeklinde. Madde 63’deki düzenlemede “Turizm sektöründe dört aylık süre içinde işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık çalışma süresini aşamaz; denkleştirme süresi toplu iş sözleşmeleri ile altı aya kadar artırılabilir” hükmü yer alıyor.
Gerekçede ne deniliyor?
Düzenlemenin TBMM’ye sunuluşu sırasında düzenlemeye ilişkin gerekçede şu ifadeler yer alıyordu:
“4857 sayılı İş Kanunu kapsamında giren işyerlerinde çalışan işçiler haftalık 45 saatlik çalışma süresini tamamlamaları durumunda hafta tatiline hak kazanmakla birlikte kazandıkları hafta tatilini yedi günlük zaman dilimi içerisinde kullanmak zorunda kalmaktadırlar.
Maddeyle yine haftalık çalışma süresi ile hak kazanılan hafta tatili hakkı saklı tutularak turizm sektöründe ortaya çıkan ihtiyaçlar göz önüne alınarak Kültür ve Turizm Bakanlığından turizm işletme belgeli konaklama tesislerinde çalışan personelin yazılı talebi ve onayı olmak kaydıyla haftalık izinlerini gerekli görülen durumlarda 10 günlük süre içerisinde kullanabilmesine imkan sağlayacak esneklikte bir düzenleme yapılarak haftalık izinlerin haftada 1 gün (6+1) kullanılacağına ilişkin genel kurala söz konusu personel yönünden istisna getirilmektedir.
Bu durumda, 45 saatlik çalışma süresinin tamamlandığı gün hafta tatiline hak kazanan işçinin hak kazandığı hafta tatilini yazılı talebi veya onayı ile tatile hak kazandığı günü takip eden dört gün içerisinde (10+1) kullanması mümkün hale gelmektedir. Böylece işçi yönünden hak edilen hafta tatillerinin birleştirilerek kullanılmasına ve daha verimli bir serbest zaman yaratılmasına, özel yaşamlarına ayırdıkları zamanı daha verimli kullanmalarına imkan sağlanmakta aynı zamanda değişen sosyal yaşam ve ekonomik koşullar dikkate alınarak işçi ve işveren yönünden çalışma barışının sağlanmasına da büyük ölçüde katkı sağlanması amaçlanmaktadır. “
İşçi sendikaları karşı çıkmıştı
Düzenlemenin TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki görüşmeleri sırasında, işçi sendikaları temsilcileri düzenlemeye karşı çıkmıştı. Türk-İş ve Hak-İş temsilcileri düzenlemeyle hafta tatili hakkının “hafta terimi bağlamından koparıldığını” ifade ederek, düzenlemenin Anayasa, İş Kanunu ve İLO sözleşmelerinde açıkça tanımlanan yedi gün çalışma sonrası 24 saat kesintisiz dinleme hakkını ortadan kaldırdığını dile getirmişlerdi.
TİSK temsilcisi ise düzenlemeyi “esnek çalışmanın mevzuata yansıması” olarak nitelemiş ve turizm sektörü için bir gereklilik olduğunu savunmuştu.
Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği temsilcisi ise “söz konusu talebin kendilerinden geldiğini” ifade ederek, bazı ülkelerde benzeri uygulamalar bulunduğunu kaydetmişti.
Plan ve Bütçe Komisyonu'nun raporunda yer alan muhalefet şerhlerinde de düzenlemenin Anayasa ve genel normlara açıkça aykırı olduğu savunuluyor.
Anayasa’da “ücretli hafta tatili”
Anayasa’nın “Çalışma şartları ve dinlenme hakkı” başlıklı 50. Maddesinde şu düzenleme yer alıyor:
“Kimse, yaşına, cinsiyetine ve gücüne uymayan işlerde çalıştırılamaz. Küçükler ve kadınlar ile bedeni ve ruhi yetersizliği olanlar çalışma şartları bakımından özel olarak korunurlar.
Dinlenmek, çalışanların hakkıdır. Ücretli hafta ve bayram tatili ile ücretli yıllık izin hakları ve şartları kanunla düzenlenir.”
İş Kanunu’nun “Hafta tatili ücreti” tatili başlıklı 46. Maddesi de “Bu Kanun kapsamına giren işyerlerinde, işçilere tatil gününden önce 63 üncü maddeye göre belirlenen iş günlerinde çalışmış olmaları koşulu ile yedi günlük bir zaman dilimi içinde kesintisiz en az yirmi dört saat dinlenme (hafta tatili) verilir” genel kuralını getiriyor.
“Amaç Türk işçisini modern köle haline getirmektir”
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada düzenlemeyi “kölelik” olarak niteledi. Özdağ, şunları yazdı:
“Bugün Resmî Gazete’de yayımlanan düzenlemeyle, turizm işçisi 6 gün değil, 10 gün çalışmadan hafta tatili hakkı kullanamayacak. Üstelik o gün çalıştırılan işçiye fazla mesai ücreti de verilmeyecek.
Turizm Bakanı’nın aynı zamanda turizm patronu olduğu bir ülkede işçinin kaderi kölelik olmuştur! Patron Bakan, işçiye dinlenme hakkını bile çok görmektedir.
Bu düzenleme Anayasa’nın dinlenme ve eşitlik hükümlerine, İş Kanunu’na ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere açıkça aykırıdır.
Bugün turizm işçisine dayatılan bu keyfilik, yarın diğer sektörlere de yayılacak. Amaç; denetimsiz, kuralsız ve ucuz iş gücü düzeniyle Türk işçisini modern köle haline getirmektir.
Zafer Partisi olarak Türk milletinin emeğini ve onurunu bu köle düzenine teslim etmeye asla müsaade etmeyeceğiz!”