2024/25 sezonunda ayçiçeğinde yeterlilik derecesinin yüzde 50’nin altında kalacağı tahmin ediliyor. (Foto: S.Kızılarslan)

Ayçiçeğinde yeterlilik derecesi düşüyor

2024/25 sezonunda ayçiçeğinde yeterlilik derecesinin yüzde 50’nin altında kalacağı tahmin ediliyor.

Türkiye'nin bitkisel yağ tüketiminin yüzde 85’inin ayçiçeğinden karşılanması, yağı çıkarıldıktan sonra elde edilen ayçiçeği küspesinin önemli bir hayvan yemi olarak kullanılması ayçiçeğinin Türkiye’nin önemli bir temel bir ürünü olmasını sağlıyor.

Ayçiçeğinde yeterlilik derecesi 2007 kuraklıktan dolayı yüzde 38,3’e kadar gerilerken 2002/2003’te üretim artışı yanında tüketimdeki azalmayla yüzde 84,8’e yükselmişti. 

Ayçiçeğinde ekilen alan ve verimin artmasıyla birlikte üretim 2022 yılında rekor kırdıktan sonra tekrar düşüşe geçti. Buna karşın tüketim daimi olarak artıyor. 2000-2022 döneminde üretim yüzde 219 artarken, tüketim yüzde 263 arttı. Devamlı artan tüketimi karşılayabilmek, yani yeterliliği sağlamak için verim ve/veya ekiliş alanlarının genişletilmesi gerekiyor.

Tüketim artışını bir türlü karşılayamayan Türkiye önemli ölçüde yağlık ayçiçeği ve yağı ithal ediyor. 

Dünyada ayçiçeği ve ayçiçek yağı ithal eden ülkeler içinde Türkiye ikinci sırada yer alıyor. İthal edilen ayçiçeği ve ayçiçeği ürünleri ithalatı toplam tarım gıda ithalatımızın yüzde 8’ini teşkil ediyor.

DTÖ’ye olan taahhütten dolayı düşük kalan gümrük vergisi ithalatta koruma sağlayamıyor. Ayçiçeği yurtiçinde gelir bakımından buğdayla yarışamıyor. 

Rekabette maliyetlerimiz ihracatçı ülkelere göre yüksek. İthalat daha ucuza geliyor. Bugünlerde başlıca ayçiçeği ithalatında bulunduğumuz Ukrayna’da ayçiçeği tohum fiyatı gümrük vergisiyle Türkiye fiyatına yakın bir durumda.

Ayçiçeğinde yeterlilik derecesi artırılamıyor

TÜİK tarafından 2000 yılından beri istatistiği tutulmaya başlanan yeterlilik derecelerine göre, ayçiçeğinde yeterlilik derecesi son 10 yılın ortalamasında yüzde 63,9 olurken, 2022/2023 sezonunda yüzde 51,3 olarak gerçekleşti. 

Hesaplamalar, 2023/2024 sezonunda ayçiçeği tüketimin aynı kalacağı varsayımıyla ayçiçeğindeki yeterliliğin yüzde 45 olduğunu ve 2024/25 sezonunda yüzde 47 olacağını gösteriyor. Nitekim en büyük ayçiçeği alıcısı Trakya Birlik ekiliş alanlarındaki azalmanın yanında olumsuz hava koşulları nedeniyle 2024/2025 sezonunda ayçiçeği yeterlilik derecesinin yüzde 50’nin altında kalacağını öngörüyor.

2007 yılında yaşanan önemli kuraklıktan dolayı üretim azalması yeterlilik derecesini yüzde 38,3’e düşürürken, 2002/2003 sezonunda tüketimin üretimden daha fazla artması yeterliliği yüzde 84,8’e yükseltmişti. 

Yeterliliği sağlayabilmek için verim ve/veya ekiliş alanlarının artış oranlarının artan tüketim oranından daha fazla artırılması gerekiyor.

Üretim artıyor ama tüketim daha fazla artıyor

TÜİK verilerine göre, 2000 yılında 800 bin ton olan ayçiçeği üretimi 2022 yılında yüzde 219 artarak 2 milyon 550 bin ton gibi rekor bir düzeye, yurtiçi kullanım aynı dönemde yüzde 263 artarak 1 milyon 113 bin tondan 4 milyon 935 bin tona yükseldi.

2023 yılında kuraklığın etkisiyle ve fiyat düşüklüğünden dolayı ekim alanlarındaki azalış sebebiyle üretim 2 milyon 198 bine düşerken, 24 Mayıs’ta açıklanan TÜİK 1.thaminine göre ise 2024 yılında ise 2 milyon 300 bin tona yükseleceği öngörülüyor. Açıklanan bu tarihten sonra ekiliş alanlarındaki düşüle birlikte artan olumsuz hava koşullarının etkisiyle bu üretim tahminin daha aşağılarda olduğu tahmin ediliyor. 

Son 20 yılda (2004-2023) yağlık ayçiçeği üretim alanları 542 bin hektardan yüzde 59 artışla 865 bin hektara, verim yüzde 88 artışla 143 kilogramdan 270 kilograma ve üretim ise yüzde 145 artışla 800 bin tondan 1 milyon 960 bin tona çıktı.

Diğer yandan yerli, yasal ve yasal olmayan göçmen ve turist sayısının artışıyla birlikte, ayçiçek yağının diğer yağlara göre ucuz oluşu, daha bir kullanışlı olması ve damak tadı tüketimi artırmaya devam ediyor.

İthalatta ikinci sıradayız

Türkiye ayçiçeğinde ihtiyacını karşılamada yetersizliği sebebiyle, FAO 2022 yılı verilerine göre, ayçiçeği tohumunda ve yağında dünya ithalatçı ülkeler arasında 2.sırada bulunuyor. Tohumda Bulgaristan, yağda Hindistan 1’inci sırayı alıyor.

Türkiye, 2023 yılında 755 bin ton ayçiçeği tohumuna 413 milyon dolar, ayçiçeği tohumu, yağı ve küspesi için toplam 2 milyar 75 milyon dolar ödedi. Ayçiçeği ve ürünlerine toplamda ödenen miktar 2023 yılında tarım ve gıda ithalatının yüzde  8‘ine denk geliyor.

Üretim maliyeti yüksek, Türkiye rekabet edemiyor

Ekolojik özellikler açısından Türkiye’nin önemli bir ayçiçeği üretimi potansiyeline karşın, ekim alanı ve verim dolayısıyla üretim artışı yeterliliği geliştirecek şekilde sağlanamıyor. Türkiye üretici maliyetleri dolayısıyla üretici fiyatları başlıca ithalatta bulunduğumuz ülkelere göre yüksektir. Dolayısıyla bu ülkelerden daha ucuz ürün geliyor. 

FAO 2022 yılı verilerine göre, Romanya’da üretici fiyatı ton başına 478 dolar iken, Rusya üretici fiyatı ton başına 526 dolar ve Ukrayna fiyatı ton başına 610 dolarken, Türkiye’nin üretici fiyatı ton başına 728 dolar. 

Diğer yandan ayçiçeğinde DTÖ nezdinde düşük bağlanan gümrük vergisi tavanı (tohumda yüzde 27, yağda yüzde 30) ayçiçeği ve ayçiçek yağı girişini önleyemiyor.  

Ayrıca, ayçiçeğinin rekabet ettiği buğdaya göre sağladığı gelirin düşük olması ekiliş alanlarının artırılmasını engel oluşturuyor. 

Ukrayna'dan ithal edilen Türkiye piyasa fiyatına eşit seyrediyor

Ukrayna ayçiçeği fiyatı 30 Ağustos itibariyle ton başına 425 dolar. Yüzde 27 gümrük vergisi ile bu fiyat 540 dolara çıkmaktadır. Bu rakama ton başına 20 dolar navlunda eklendiğinde fiyat 560 doları buluyor. TMO verilerine göre 2 Eylül tarihinde ayçiçeği piyasa fiyatı ortalama ton başına 19 bin 250 lira (566 dolar/ton)’dır. Bu durumda Türkiye ve Ukrayna ayçiçeği tohumu fiyatları birbirine yakın durumda.

Diğer yandan, TÜİK verilerine göre (Temmuz), Türkiye’nin ithal ettiği ortalama ayçiçeği tohumu fiyatları ton başına 525 dolar (CIF) (17 bin 400) lira iken, ayçiçeği tohumu piyasa fiyatı (4 Temmuz) ise TMO verilerine göre, ton başına 17 bin 200 liraydı.