Putin'in röportajı: Ukrayna'da savaş, Polonya, tutuklu gazeteci ve tarih dersi
Rusya lideri Vladimir Putin, Amerikalı gazeteci Tucker Carlson’a verdiği mülakatta iki saati aşkın bir süre boyunca oldukça öznel bir tarih dersi verdi, Rusya'nın Ukrayna'da yenilgiye uğramasının "imkânsız" olduğunda ısrar etti, Moskova'nın Polonya ya da Letonya'ya saldırmak gibi bir niyeti olmadığına belirtti ve Rusya'da tutuklu bulunan Wall Street Journal muhabirinin serbest bırakılması için esir takasına açık olduğunu söyledi.
Rusya Devlet Başkanının, muhafazakar Amerikalı köşe yazarı Tucker Carlson ile Perşembe günü internette yayınlanan, ancak Salı günü Kremlin'de kaydedilen röportajından akılda kalan bölümler bunlar oldu.
Bu, Vladimir Putin'in iki yıl önceki Ukrayna’ya başlatılan taarruzdan bu yana Batılı bir medya mensubuyla yaptığı ilk röportaj olarak öne çıktı.
Kremlin lideri, özellikle BBC ve CNN'den gelen röportaj taleplerlerini daha önce reddetmişti.
36 dakikalık bir "tarih dersi"
Putin, kendisine ABD'nin NATO aracılığıyla "sürpriz bir saldırısından" korktuğu için mi Ukrayna'ya saldırdığını soran Tucker Carlson'la mücadele ederek başladı. Rusya Devlet Başkanı, daha sonra, 1.000 yıldan daha eskiye giden son derece öznel bir tarih dersine girişti ve Ruslar ile Ukraynalıların "tek bir halk" olduğunu tekrarladı.
Carlson, sözünü kesmeye çalıştı ama nafile: Putin, Ukrayna Kazaklarının askerî lideri Bogdan Hmelnitski'nin 17’nci yüzyıldan kalma mektuplarını bile ortaya çıkardı.
Putin, sözlerini şöyle sürdürdü: "Şimdiye kadar Rusya'nın savaş alanında stratejik bir yenilgiye uğratılması (gerektiği) konusunda atıp tutuldu. Ancak şimdi bunun imkânsız olmasa bile başarılmasının zor olduğunu anlamış görünüyorlar. Benim görüşüme göre, tanımı gereği imkânsız. Bu asla gerçekleşmeyecek. Bana öyle geliyor ki artık Batı'da iktidarı elinde bulunduranlar da bunun farkındalar!”
Şubat 2022'de Ukrayna işgalini başlatan Putin, "Bu farkındalık doğru bir şekilde anlaşıldıysa, bundan sonra ne yapacaklarını düşünmeleri gerekir. Biz bu diyaloğa hazırız" diyerek, Batı'nın Kiev'e silah yardımını kesmesi halinde savaşın "birkaç hafta içinde" sona ereceğini söyledi.
“Polonya veya Letonya'ya saldırmak…”
Rusya Devlet Başkanı ayrıca, ülkesinin "hiçbir çıkarının olmadığı" iki ülke olan Polonya ya da Letonya'yı işgal etme fikrini de reddetti ve "Bunu söyleyenler korku üzerine oynuyorlar" diye ısrar etti.
Putin, bir kez daha, Batı'yı ve NATO'yu Atlantik ittifakının "sürekli doğuya doğru genişlemesi" nedeniyle taahhütlerini yerine getirmemekle suçladı.
“Baltık Denizi'ndeki doğalgaz boru hattını kim sabote etti?” Putin, "Siz yaptınız" diye yanıtladı. Carlson, "Benim bir mazeretim var" diye espri yapınca Rusya Devlet Başkanı, gülümseyerek, "Senin mazeretin olabilir ama CIA'nın yok" dedi.
Herhangi bir kanıt sunmayan Putin, "Tek yapmamız gereken kimin ilgisi olduğunu ve kimin yetenekleri olduğunu bulmak" demekle yetindi.
Tutuklu Amerikalı gazeteci
Vladimir Putin ayrıca, casuslukla suçlanan ve yaklaşık bir yıldır Rusya'da tutuklu bulunan Amerikalı gazeteci Evan Gerşkoviç'in serbest bırakılması için bir anlaşmaya varmanın mümkün olduğunu söyledi.
"Bir anlaşmaya varılabileceğine inanıyorum" diyen Putin, "Bu meselenin çözümü konusunda bir tabu yok. Biz bu meseleyi çözmeye hazırız, ancak bazı şartlar özel servisler kanalıyla görüşülüyor" diye konuştu.
Biden ya da Trump, hiç fark etmez
Rusya Devlet Başkanı, 5 Kasım'da yapılması planlanan ve Cumhuriyetçi Donald Trump ile Demokrat Joe Biden'ı karşı karşıya getirmesi beklenen yeni ABD Başkanlık seçimlerinin ABD ile Rusya arasındaki ilişkilerde "hiçbir şeyi değiştirmeyeceğini" söyledi.
Putin, "Az önce bana başka bir lider gelirse bir şeylerin değişip değişmeyeceğini sordunuz. Bu liderin kim olduğu ya da belirli bir kişinin kişiliği ile ilgili bir mesele değil" dedi.
Rusya lideri, iki kez, George Bush ve Bill Clinton ile görüşülen iki güç arasındaki yakınlaşmanın CIA tarafından "engellendiğini" ifade etti.
Kremlin’de Salı günü yapılan ve iki saati aşan röportaj, Tucker Carlson’ın web sitesinde yayınlandı.
Eski Fox News sunucusu ve aşırı sağcı yorumcu Tucker Carlson, eski ABD Başkanı Donald Trump'ın ateşli bir destekçisi olarak tanınıyor.
Carlson’ın Putin’le röportajı daha yayımlanmadan önce ABD’de ve Batı’da şimşekleri üzerine çekti ve kendi ülkesinde hem Demokratlardan hem de Cumhuriyetçilerden hem övgü hem de kınama aldı. Hatta eski Temsilci Adam Kinzinger, Carlson’ı "vatan hainliğiyle” suçlamaya kadar gitti.
Putin’le röportaj, Avrupa Parlamentosu'nda Carlson’a yaptırım uygulamasını isteyen seslerin bile yükselmesine yol açtı.