KONULAR
Erdoğan: ''10 büyükelçi bunların bir an önce istenmeyen adam ilan edilmelerini talimatını verdi''
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ''Gerekli talimatı ben de Dışişleri Bakanımıza verdim. Ne yapması gerektiğini söyledim; 'Bu 10 tane büyükelçi bunların bir an önce istenmeyen adam ilan edilmelerini hemen halledeceksiniz' dedim'' dedi.
Erdoğan, Eskişehir'de toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, 10 büyükelçi tarafından yapılan ortak açıklamaya değinerek, şunları söyledi:
"Yatıyorlar, kalkıyor Kavala, Kavala. 'Kavala' dediğin Soros'un Türkiye şubesi. 10 tane büyükelçi onun için Dışişleri Bakanlığına geliyor. Bu ne terbiyesizliktir? Siz burayı ne zannediyorsunuz? Burası Türkiye, Türkiye. Burası öyle zannettiğiniz gibi bir kabile devleti değil. Burası Türkiye, anlı şanlı Türkiye. Burada kalkıp Dışişleri Bakanlığı’na gelip talimat verme gibi bir yola giremezsiniz. Gerekli talimatı ben de Dışişleri Bakanımıza verdim. Ne yapması gerektiğini söyledim. 'Bu 10 tane büyükelçi bunların bir an önce istenmeyen adam ilan edilmelerini hemen halledeceksiniz' dedim. Zira bunlar, Türkiye'yi tanıyacaklar, anlayacaklar, bilecekler, bilmedikleri, anlamadıkları gün burayı terk edecekler."
Erdoğan, Eskişehir'den başlayarak 81 vilayetin tamamında insanlara hakikatleri anlatmaya devam edeceklerini belirterek "Türkiye'nin 2023 imtihanını da başarıyla verdiğinde Allah'ın izniyle gerçekten 21. yüzyılın parlayan yıldızı olacağından zerre kadar şüphe duymuyoruz. Bunun için de üzerimize ne düşerse yapacağız" dedi.
''Avara kasnak'' benzetmesi
"Muhalefetin avara kasnak gibi aynı yalanları, iftiraları, hezeyanları döndürüp dolaştırıp tekrarlamasının 84 milyonun tek bir ferdine bile en küçük bir faydası yok" diyen Erdoğan, 81 ilde kazandırdıkları eser ve hizmetlerin her bir insanın günlük hayatında somut karşılığının olduğunu dile getirdi.
Eskişehir'de Çin HAİER firmasının şehirde kurduğu beyaz eşya fabrikası ile Organize Sanayi Bölgesi'nde yapılan 52 yeni fabrika ve altyapı tesislerinin açılış törenlerine anlatan Erdoğan, yatırım değeri 1,6 milyar lira olan HAİER firmasının Haziran ayında üretime başlayacağını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yatırım demek, üretim demek, ihracat demek, istihdam demek, cari açığın azalması ve ülkenin kazancının artması, milletimizin zenginleşmesi demek. Bu formül Türkiye'nin kurtuluş reçetesidir. İnşallah önümüzdeki günlerde benzer daha pek çok müjdeyi milletimizle paylaşacağız. Kurulan her yeni fabrikayla, ortaya çıkan her yeni istihdamla ülkemiz hedeflerine bir adım daha yaklaşmaktadır" diye konuştu.
Erdoğan, iktidarda bulundukları 19 yılda eğitimden sağlığa, güvenlikten adalete, sanayiden enerjiye, ulaştırmadan şehirciliğe kadar her alanı kapsayan yatırımlar sayesinde Türkiye'nin bu güce kavuştuğunu bildirdi.
Eskişehir'de toplam yatırım bedeli yaklaşık 3 milyar lirayı geçen 106 kalem eserin toplu açılış törenini yaptıklarını belirten Erdoğan, bu tesisleri bazılarını tek saydı.
''Gelişmelere yön veren ülkeler arasına dahil etti''
''Ülkeye ve millete hizmet etmenin de nasip işi olduğunu'' belirten Erdoğan, şöyle konuştu:
''Yıllarca tek parti faşizminin, darbelerin, iç ve dış vesayetin, terör örgütlerinin cenderesi altında enerjisi boşa harcanan, vakti heder edilen bir ülkeyi dünyanın en üst liginin eşiğine kadar hamdolsun getirdik. Türkiye'yi, gerçekleştirdiğimiz tarihimizin en büyük demokratik reformları ve kalkınma hamleleri sayesinde dünyanın en itibarlı, sözü dinlenen, gelişmelere yön veren ülkeleri arasına dâhil ettik. Bunun için hep birlikte gerçekten çok büyük bedeller ödedik. Yeri geldi vesayetin dayatmalarıyla karşı karşıya kaldık. Yeri geldi üzerimize salınan terör örgütlerinin saldırılarıyla uğraştık. Yeri geldi darbecilerin silahlarıyla burun buruna kaldık. Yeri geldi ekonomik tetikçilerle, onların tuzaklarıyla boğuştuk. Yeri geldi içeride ve dışarıda estirilen nice haksız ve adaletsiz yalan, iftira, çarpıtma rüzgârına karşı mücadele ettik. Hamdolsun Allah'ın yardımı ve milletimizin desteğiyle hepsinin de üstesinden geldik."
Erdoğan, Türkiye'yi, kendi çizdikleri siyasi ve ekonomik sınırların dışına çıkartmamak için ellerinden geleni yapanlara rağmen, 2023'ün, büyük ve güçlü Türkiye hedefinin eşiğinde olduklarını 2053 vizyonunu da yavaş yavaş şekillendirmeye başladıklarını söyledi.
''Sıkıntılarımız yok mu, elbette var''
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"Sıkıntılarımız yok mu, elbette var. Uluslararası alanda karşılaştığımız zorluklar var, iç siyasette yaşanan sorunlar var, ekonomide yaşadığımız sıkıntılar var ama biz son 19 yıldır attığımız her adımda sıkıntılarla karşılaştık. Ülkemizi, önümüze çıkan her engeli birer birer aşarak büyüttük, güçlendirdik, özgüven kazandırdık, zenginleştirdik. Eğer zorluklar karşısında pes eden bir yapıda olsaydık bu işlere hiç giremezdik. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığım ardından bizi demir parmaklıkların ardına koyanlar, bu şekilde mücadeleden vazgeçeceğimizi sandılar. 2002'de seçimi kazanıp hükûmete geldiğimizde bize, her türlü hukuk ve ahlak dışı engeli çıkartanlar da aynı hevese kapılmışlardı. Terör örgütlerinden darbecilere kadar nice şer güçler, aynı gayeyle harekete geçirildi. Tıpkı uluslararası siyasette olduğu gibi ekonomide sıkıştırılmaya çalışıldığımız tablo asla Türkiye'nin gerçek yerini ifade etmiyor. Gerçi bu oyunu kuranlar, niyetlerini gizlemeye de gerek duymuyorlar. Türkiye'yi diplomaside ve ekonomide zora sokarak, siyasi iktidarı değiştirmeyi hedeflediklerini açıkça söyleyenlerin amaçları, herhalde ülkemizin ve milletimizin menfaatlerini korumak değildir. Bu beyanlara güvenerek efelenenlerin gayesinin de ülkeye ve millete hizmet olmadığı bellidir. Ama biz nasıl 19 yıldır bu ülkeyi kimseye yem etmediysek, nasıl tüm kötü niyetlilerin heveslerini kursaklarında bıraktıysak, inşallah bu defa da aynı şeyi yapacağız."
''Sırça köşkten ibaret olduğu ortaya çıktı''
Küresel ekonomideki çalkantıların yeni olmadığını anlatan Erdoğan, 2008 finans krizinden beri kendini hep hissettirdiğini, ''Covid-19 salgınının da bunun her alanda tüm çıplaklığıyla ortaya çıkmasına vesile olduğunu'' söyledi.
Bu süreçte "gelişmiş" diye tarif edilen ülkelerin aslında ne derece kırılgan siyasi, sosyal, ekonomik yapılara sahip olduklarının görüldüğünü vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Batının sömürge döneminde başlayan birinci ve ikinci dünya savaşları ile kurumsallaşan, güvenlik ve refah düzeninin gerçekte bir sırça köşkten ibaret olduğu ortaya çıktı. Türkiye gibi stratejik coğrafi konuma, kadim devlet geleneğine, sağlam tarihi ve kültürel arka plana, güçlü üretim ve insan potansiyeli altyapısına sahip ülkeler, kendilerini bu süreçten ayrıştırmayı başardı" dedi.
''Yaşadığımız sıkıntılar geçicidir''
Dünya ekonomisindeki bozulmanın, enerjiden lojistiğe, hammaddeden stratejik ürünlere kadar pek çok alanda aşırı fiyat yükselişlerine yol açtığını anlatan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Ekonomisi dünya ile bütünleşmiş, petrol başta olmak üzere sanayisinde kullandığı ürünlerin çoğunu dışarıdan alan bir ülke olarak, bu fiyat artışlarından biz de etkilendik. Özellikle enerjide önemli bir bölümünü devlet olarak kendimiz üstlenerek küresel fiyat artışlarını vatandaşlarımıza en az seviyede yansıttık. Bunun bile özellikle insanımıza yaşattığı sıkıntıların farkındayız. Yatırımları teşvik edecek, üretimi artıracak, istihdamı güçlendirecek, ihracatı teşvik edecek bir ekonomi politikasıyla bu küresel krizi ülkemiz için tarihi bir fırsata dönüştürmek istiyoruz. Türkiye'yi faiz, kur, enflasyon kıskacından kurtarmanın yolunun ülkemizi işte bu dört ayak üzerinde yükseltmekten geçtiğine inanıyoruz. Yaşadığımız sıkıntılar geçicidir ama emin olun elde edeceğimiz kazançlar nesiller boyu devam edecektir."
''Devletin uçaklarını satacaklarmış''
Afrika'da ülkenin siyasi ve ekonomik olarak hak ettiği yeri alması için gece gündüz çalıştıklarını anlatan Erdoğan, Afrika'da dört ülkeyi ziyaret ettiğini hatırlattı.
Muhalefetin aynı konudaki vizyonunun seyahat ettikleri uçağın yakıt parasını hesaplamaktan öteye geçemediğini belirten Erdoğan, "Neymiş? İktidar olurlarsa, dostlar alışverişte görsün, devletin uçaklarını satacaklarmış. Ya zaten sizin işiniz, gücünüz bu. Siz ülkeye bir şey kazandırmakla uğraşmıyorsunuz, bu devletin neyi var, neyi yok, bunları nasıl bir an önce elimizden satar, çıkarırız bununla uğraşıyorsunuz" diye konuştu.
Erdoğan, Türkiye'nin Afrika kıtasıyla olan ekonomik potansiyelini 25 milyar dolardan 50 milyar dolara çıkarmaya çalıştıklarını söyledi.
''Bunlar terörist Selo ile beraber oldular''
Muhalefetin, büyük projelerinin Türkiye'de inşa edildiği bir dönemde ülkeyi ölmüş, bitmiş göstermeye çalıştığını belirten Erdoğan, "Bunların tek gayesi dışarıdan kulaklarına üflenen sufleleri tekrarlayarak, ülkenin ve milletin hayrı için yapılan her işe engel olmak, takoz koymak, izlenen her politikayı zayıflatmaktır" dedi.
Erdoğan, şöyle konuştu:
"Öyle ki, sırf bizi engellemek için terör örgütleri ile birlikte de yol yürürler. Darbecilerin yanlarında da dururlar, ülke ve millet düşmanlarının dümen suyuna da girerler. Bunlar terörist Selo ile beraber oldu. Bunlar da ar yok. Yasin Börü'yü öldüren Selo değil miydi? Bütün oradaki vatandaşları sokağa döken Selo değil miydi? Şimdi kalktılar, onu içeriden nasıl çıkarırız, bunun gayreti içerisindeler. Yargı ne diyorsa o. Çıkaramayacaksınız. İşte Selo'nun eşi televizyon programına çıkıyor. Ben diyor çocuklarımla masumane oturuyorum. Peki, senin çocukların masumane de o şu anda toprağın altında öldürülmüş olan o bizim günahsız vatandaşlarımızın geride bıraktıkları yavruları, Yasin Börü'nün geride bıraktığı ailesi onlar ne? Onlar masum değil mi?''
''Milletle aynı istikamete bakmayınca, gelecek nesillere karşı sorumluluk hissetmeyince ve omurga olmayınca her yöne dönmenin kolay olduğunu'' söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti:
"İşte Bay Kemal bunlarla beraber değil mi? Bay Kemal 'Selo aşağı, Selo yukarı' diyor. Çünkü beraber yürüyorlar, beraber yatıp kalkıyorlar. Bay Kemal, bak bizi iyi tanı. Biz senin oturup kalktığın yerde değil milletimizle oturur, kalkarız ve milletimize yan bakanla da en ufak bir dostluğumuz olmaz. Çünkü biz ne diyoruz, hamdolsun biz bugüne kadar nasıl dimdik durduysak bundan sonra da aynı şekilde mücadelemize devam edeceğiz. Her vakit olduğu gibi bugün de milletimizin eğriyi de doğruyu da gören haklıya hakkını teslim eden haksıza dersini veren irfanına güveniyoruz."
Son 19 yılda Eskişehir'e yaptıkları yatırımlara da değinen Erdoğan, şu bilgileri verdi: "Biz, Eskişehir'e neler yaptık, burada belediye neler yaptı? Var mı bir şey'' diye sordu.
Eskişehir'de yaptıkları yatırımlara ilişkin ayrıntılı bilgi aktaran Erdoğan, ''Görüldüğü gibi şehrimize, özetin özeti bile anlatmakla bitmeyecek eserler ve hizmetler kazandırdık. İnşallah bundan sonra Eskişehir'i daha büyük yatırımlarla geliştirmeye, kalkındırmaya devam edeceğiz'' dedi.